Karşı ve Karşın ==> Burası
Yönetmelik ve Yönetmenlik ==> Burası
Mütevazı ve Mütevazi ==> Burası
Mahzur ve Mahsur ==> Burası
Delalet ve Dalalet ==> Burası
İrtica ve İltica ==> Burası
Mahzun ve mahsun ==> Burası
Kurum ve kuruluş ==> BurasıTeşekkül ve Tevekkül ==> Burası
Cedel(leşme) ve Cebel(leşme) ==> Burası ve Burası
Karşı ve Karşın ==> Burası
Yönetmelik ve Yönetmenlik ==> Burası
Mütevazı ve Mütevazi ==> Burası
Mahzur ve Mahsur ==> Burası
Delalet ve Dalalet ==> Burası
İrtica ve İltica ==> Burası
Mahzun ve mahsun ==> Burası
Kurum ve kuruluş ==> BurasıTeşekkül ve Tevekkül ==> Burası
Cedel(leşme) ve Cebel(leşme) ==> Burası ve Burası
karşın: rağmen
karşı: 1 . Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi:
"Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor."- H. E. Adıvar.
2 . Yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı:
"Karşıki kıyıda yün denkleri çıkaran gemiye haykırdık, işaretler ettik."- R. H. Karay.
3 . Ön, kat, huzur:
"İkisi birden müdürün karşısına çıkarlar."- Y. Z. Ortaç.
4 . sıfat Bulunan yere göre önde, ileride olan:
"Karşı evin kızları. Karşı mahalle."- .
5 . sıfat Karşıt, zıt, muhalif:
"Karşı parti. Karşı takım."- .
6 . zarf Yüzünü bir şeye doğru çevirerek:
"Bahçeye karşı oturmak."- .
7 . zarf Karşılık olarak, mukabil:
"Bir ölüm haberine karşı ben, içimde bin ezinti, bin çöküntü duydum."- A. Ş. Hisar.
8 . zarf İçin, hakkında:
"Edebiyata karşı ilk alaka sizde nasıl ve ne zaman başladı?"- S. F. Abasıyanık.
9 . zarf -e doğru:
"Bir sabaha karşı yine çakal sesleriyle uyanmıştım."- S. F. Abasıyanık.
mütevazi birbirine paralel olan
mütevazıalçak gönüllü, gösterişsiz
Mahzur: Sakınca, engel. TDK
Mahsur: Kuşatılmış, sarılmış, çevrilmiş. TDK
delalet = yol gösterme
dalalet = doğru yoldan şaşma
Mahsun: Kuvvetlendirilmiş
Mahzun: Hüzünlü
Malum, Mahsun Kırmızıgül var, sesini de beğenirim; bazı şarkıları da güzeldir hani; lakin kendisine o ismi seçerken muhtemelen içinde bulunduğu yahut bulunuyormuş gibi gösterdiği kasvetli durumu anlatmaya çalışıyordu; ama işte yanılmış. Yok, bilinçli olarak seçtiyse ve kendisine hem kuvvetli, güçlü hem de aynı zamanda hüzünlü bir hava vermeye çelıştıysa dilciğine hayran kalırım
teşekkül:Belli bir varlık ve biçim kazanma.
Kurulma.
Örgüt.
tevekkül: Herhangi bir işte elinden geleni yapıp daha sonrasını Allah'a bırakma.
koymasam olmaz
teşekkür:Yapılan bir iyiliğe karşı duyulan kıvanç ve gönül borcunu anlatma.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder