Boşnakça dilinde pek çok Türkçe kelime var. Bugüne kadar genelde Boşnakça dilinde var olan çok değişmemiş Türkçe kelimelerini duyma fırsatımız oldu.
Örneğin, ‘çarşaf’, ‘yorgan’ gibi veya bir, iki harfi değişen ‘kapiya’, ‘tepsiya’, ‘kaşika’ gibi kelimelerdi bunlar. Peki ya Türkçe olan ve aynı zamanda anlamı bilinmeyenler? İşte onun için Boşnak mutfağına gitmemiz yeterli olacak. Boşnak mutfağı denildiğinde akla ilk gelen börek ve köfte ‘çevapi’ oluyor, bu da gayet normal çünkü en meşhur yemeklerin başında geliyor. ‘Çevapi’ kelimesi ‘kebap’ kelimesine yakın olduğu için Türkçe’yi anımsatıyor.
Bazılarının Türkçe kökenli olduğunu bilir veya tahmin ederiz, örneğin hoşaf, kaymak, yufka, turşiya, kadaif vs. Boşnakçada sütlaca, sutliya (sutlija) denilir fakat oradaki ‘süt’ kelimesinin ‘süt’ olduğu bilinmez. Boşnaklar birçok kelimeye ekledikleri gibi süte de ‘ija’ ekini ekledi.
Boşnak mutfağında, özellikle Ramazan sofralarında, vazgeçilmez yemeklerden biri soğan dolmadır. Boşnakça dilinde ‘ğ’ harfi yok, dolayısıyla ‘sogan dolma’ olarak yazılır ve yazıldığı gibi de okunur. İlginç olan şu ki ‘sogan dolma’ bizler için sadece ve sadece bir yemek ismidir, oysa ismi ve anlamı zaten yemeğin kendisini anlatır. Türkçe bilmeyenler sogan’ın soğan olduğunu bilmez, dolmanın da ‘dolmak’ yahut ‘doldurmak’ fiilinden geldiğini... Ve dolma kelimesini sadece ‘sogan dolmada’ kullanırız, biber dolmasının ismi bambaşkadır ‘punjene paprike’ (punyene paprike), bilerek kullanılan bir kelime olsaydı belki bugün ‘paprika dolma’ derdik.
Tuzlu yemeklerden devam edersek bu sefer sarmayı örnek alabiliriz. Türkiye’de yaprak sarma, lahana sarması vs. vardır. Bosna’da da sarma hatta ‘japrak’ sarma da denilir. Türkiye’de Arnavut ciğeri meşhurdur, Bosna’da bilinmez ama ciğere ‘dzigerica’ (cigeritsa) denilir. Bu kelime nereden geliyor diye sorsanız çoğu kişi Boşnakça olduğunu söyler. Burada yine karşımıza ‘ğ’ çıkıyor ve onu, Boşnakçada olduğu gibi, normal ‘g’ olarak okuduğumuzda, ufak bir ekleme de yaptığımızda ciğer ‘dzigerica’ oluyor.
Bunların dışında da sayabileceğimiz kelimeler var, imam bayıldı yahut ‘aşçikaduna’ -aşçı kadın vs. Bunlar sadece Osmanlı’nın Bosna Hersek’te ve genel olarak Balkanlarda bıraktığı izleri gösteriyor. Büyüklerimizle konuştuğumuzda o izleri çok daha net görmek mümkün. Büyüklerimizin kullandığı fakat günümüzde zamanla kaybolan ve çok kullanılmayan Türkçe kelime sayısı da fazla. Türkçe bildiğim için bugün 93 yaşında olan anaannemle konuştuğumda sık sık kullandığı Türkçe kelimeleri anlayabiliyorum.
İki ülkenin dilleri üzerine basit bir mutfak örneğini incelediğimizde bile bu iki ülkenin aslında birbirine ne kadar yakın olduklarını görebilmek mümkün. Bizleri bağlayan o kadar geçmiş, tarih olduğundan bu bilinen veya bilinmeyen yakınlık ve benzerlikler de normal. Yine ortak, her iki tarafta da kullanılan ‘dost’ kelimesi de bu iki toprağı en iyi anlatan kelime...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder