Günlük yaşantımızda kullandığımız kelimelerin bir çoğunun ilginç hikayeleri var. Bildiklerinizi burada paylaşır mısınız?
DAYI : Çince’de “büyük” anlamına gelen “tay” kelimesi ile Türkçe’deki “aga” kelimelerinin birleşimi olan “tayaga” kelimesinin değişerek dayı şeklini aldığı söyleniyor. Kaşgarlı Mahmut bu kelimeyi “tagay” şeklinde yazmış.
TEYZE : Teyze kelimesi de dayı kelimesine benzer bir hikayeye sahip. “tay” ve “eze” kelimeleri birleşmiş. “Eze” Türkçe’de “ece” kelimesi ile aynı kökten geliyor ve anlamı “abla”.
BİSKÜVİ : Bisküvi kelimesi Fransızca’daki "bis cuit" yani “iki kere pişmiş” ifadesinden geliyormuş. Fransa kralı 2. Henry bir fırıncıdan değişik bir pasta istemiş. Fırıncı nasıl bir pasta yapabileceğini düşünürken, oğlu fırının yanı başında önceden babasının yoğurup hazırladığı hamuru bozulmamsı için küçük parçalara ayırıp fırınlamış, pişen çörekleri yağlayıp tekrar fırına sürmüş. Ortaya çıkan kıtır çörekler kralın hoşuna gitmiş.
ÇOCUK : Bu kelimenin Eski Türkçe’de “domuz yavrusu” ve “her şeyin küçüğü” anlamında kullanıldığını söyleyenler var.
BÖYLE, ŞÖYLE : Dikkatlice baktığınız zaman aslında bu kelimelerin “bu ile” ve “şu ile” olduklarını görebilirsiniz.
ŞEFTALİ : Farsça’daki “şaft” yani “kaba, iri” kelimesi ile yine Farsça “alu” yani erik kelimelerinden oluşmuştur.
NE : Yunanca’da “evet” Bulgarca’da “hayır” anlamına geliyor.
SÜMÜK Azerice’de kemik anlamındadır.
“ANAHTAR” Rumca’dır ve Farsça’da somun anahtarına “açar” derler.
SALEP : Salep kelimesi Arapça “Sa’leb” yani tilki kelimesinden geliyor. Nedeni de şu: Salep içiceği orkide bitkisinin yumru halindeki kökünün öğütülmesiyle elde ediliyor. Orkide kelimesinin aslı ise Latince’de “orchis” yani “husye”. Araplar bu bitkiye “husyatus-sa’leb” diyorlar. İngilizcesi ise “ballockswort”.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder