Sayfalar

25 Mart 2015 Çarşamba

Shakespeare Tüm Soneler Talat Sait Halman

Shakespeare Tüm Soneler Talat Sait Halman

http://turbobit.net/xqj8uc2pm31v.html



William Shakespeare «Bütün dünya bir sahnedir,・・ diyor.
 
 
 








Shakespeare yeryüzünü baştan başa sahne olarak görmüş ve kendi


sahnesine bütün yeryüzünü sokmağa çalışmıştır. Ama, hem


oyun yazarı, hem şair olan Shakespeare’in bütün dünyası sahne


değildi. Yaşantılarının birçoğunu trajedilerindeki ve komedilerindeki


kişilerin sözleriyle dile getirmekle yetinmedi, şiirleriyle


de açıkladı.


Büyük yazarın iç dünyası, Sonelerindedir. Bu özlü şiirlerde,


dramatik ses değil, lirik ses egemendir. Çoğu, derin duyguları,


güçlü heyecanları, acıları ve sevinçleri anlatır. İngiliz şairi William


Wordsworth Soneler için diyor ki: «Bu anahtarla Shakespeare

gönlünün kilidini açmıştır.»
 
 
Onaltıncı yüzyılın sonlarında yazılmış olan Sonelerde, Shakespeare


insan ruhunun birçok boyutlarını yansıtmış ve yaratmıştır.


Baştan sona okunduklarında incecik sevgilerden yaman


cinsel iştahlara kadar değişen bir gönül serüvenini anlattıkları


görülüyor.


Soneler, denebilir ki, İngilizcenin en ünlü şiir dizisidir. Hem


de dünya aşk edebiyatının en güzel örnekleri arasındadır. İngilizce,


bu şiirlerde, gerek duygu ve düşünce derinliği, gerek söyleyiş

zenginliği bakımından, ölümsüz bir yere ulaşmıştır.
 
 
Sonelerin önemi, özellikle üç yönden büyüktür:


1 - Salt şiir olarak, Sonelerin çoğu, benzeri az bulunur güzelliktedir.

Ünlü Hayyam çevirmeni Edward FitzGerald şu öv






güyü boşuna yazmış olmasa gerek: «Soneleri titizlikle okuduğum


güne kadar bana yarı-tanrı gibi göründüğü için Shakespeare’i


yarı tanıdığımı söylersem yargımın aşırı olduğunu sanmam.


» 2 - Soneler, Shakespeare’in iç dünyasının birçok yönlerine


ışık tutmaktadır. Büyük İngiliz ozan ve eleştirmeni Samuel


Taylor Coleridge’in oğluna Shakespeare’in kafasını anlamak için


Sonelere başvurmasını salık vermesi bunun içindir. 3 - Soneler,


ünlü yazarın dramatik sanatçılığı ile lirik sesi arasında kesin


bağlar kurduğu içiri de ilginçtir.


Sonelerin tümünü başka herhangi bir dile aynı biçimle, aynı


kafiye düzeniyle çevirmek, düşünülebilecek en zor çeviri işlerinden


biridir. Nitekim, birçok dillerde, tüm Sonelerin çevirisi


yoktur. En gözüpek çevirmenler bile, bu mihnetli işi üstlenmekten

ürkmüş gibidirler.



İngilizceden Türkçeye sone çevirisi, iki dilin yapısı ve ses


düzeni birbirine hiç benzemediği ve vakit vakit ters düştüğü için,


büyük zorluklar çıkarmaktadır. Belki de bu yüzden, Shakespecre’in
 
 
oyunlarımn üçte ikisi —bazıları altı yedi kezdilimize








çevrildiği halde, Soneler genellikle ihmale uğramıştı. Tüm Sonelerin


ilk çevirisi 1979 yılında Saadet Bozkurt ve Bülent Bozkurt


tarafından yayınlandı. Titizlikle hazırlanmış olan ve orijinallere


sadık kalan bu yararlı çalışmada, çeviriler vezinsiz, kafiyesiz,


düzyazı iledir, yer yer mısraların açıklamasını yapıyor gibidir;


şiirsellikten çok uzaktır. Bence, şiirsellik yönünden, en


başarılı örnekler arasında, Sabrı Esat Siyavuşgil’in bir, Can Yücelin

iki sone çevirisi vardır.
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder