Sayfalar

18 Mart 2014 Salı

Buhurizade Mustafa Itri

Buhurizade Mustafa Itri (d. 1640, İstanbul - ö. 1712). Türk bestekârı.
17. yüzyıl büyük Türk bestekârı. Asıl adı Mustafa olup Itri mahlasıdır (takma ad). Çiçekçilik ve meyvecilikle uğraştığı için bu mahlası almış olduğu söylenir. Ustaları arasında Hâfız Post, Nasrullah Vakıf Halhali, Kasımpaşalı Koca Osman Efendi, Derviş Ömer Efendi gibi, 17. yüzyıl bestecileri vardır. Çağının kaynakları mevlevi olduğunu göstermektedir. Mevlevi mukabelesinde okunan bir Segah ayin bestelemiş olduğundan bu rivayetlerde haklılık payı olabileceği düşünülmektedir.
Hayatı boyunca birçok padişah ve devlet adamından himaye görmüş olup, bunlardan en önemlileri IV. Mehmet ve Gazi Giray Han'dır. Devlet adamlarına yakınlığı nedeniyle bir dönem esirciler kethüdalığı yapmış, sarayda da musıki dersleri vermiştir.


Eserleri[

Itri'nin Neva Kâr'ı Klâsik Türk Musikisi repertuarının en yetkin eseri olarak kabul edilmektedir.Makamsal geçkiler, ezgilerin zengin ve orijinalliği bu eseri bir baş yapıt haline getirmiştir. Kâr'ın sözleri ünlü İranlı şair Hafız-ı Şîrâzî'ye aittir.Yine Segâh Yürük Semaisi olan "Tûti-i mûcize-gûyem ne desem lâf değil" çok bilinen ve seslendirilen bir eserdir. Eserin güftesi Nefî'nindir.
Itri'nin küçük formda (şarkı, türkü, köçekçe vs.) hiçbir eseri günümüze kadar gelememiştir. Eserlerin tümü büyük formlardadır. Dini musikinin de çok önemli eserleri yine Itri'ye aittir. Bunlar arasında Segah Bayram Tekbiri, Segah Salat-ı Ümmiye, Cuma Salatı, Dilkeş-haveran Gece Salası, Rast Mevlevi "Na't-ı Mevlana" bütün İslam Dünyasında meşhurdur.

Din dışı eserleri[

Itri'nin elde kalan din dışı eserlerinden yalnız 4'ü saz eseridir.(3 peşrev,1 saz semaisi),öbürleri hep sözlüdür,yani güfteleri vardır.Bunlardan Nefi'nin "Tut-i mucizeguyem ne desem laf değil" diye başlayan güftesi üzerine yaptığı segah yürük semai beste ile Şirazlı Hafız'ın Gülbün-i ıyş midemed saki güülizar kü?(Eğlence bahçesi yeşermekte,gül yanaklı saki nerede?) adlı güftesi üzerine neva makamında Kár'ı çok tanınmıştır. Itrî ayrıca 1640 yılında imparatorluğun Esirciler Kethüdalığını yapmış ve Mustafabey adını verdiği bir Armut cinsini yetiştirmiştir. Fakat bugüne kadar hayatı veya geçimini ne şekilde sağladığına dair herhangi bir belge ve kayıta dair detaylı araştırma yapılmamıştır. [1]
Mezarı Edirnekapı Şehitliği'nde bulunmaktadır.[1]

2012 Itrî yılı[

UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, 25 Ekim - 10 Kasım 2011 tarihlerinde gerçekleşen 36. genel konferansında[2] 2012 yılını şair Nâbi ve bestekar Itrî anma yılı ilan edilmiş ve bu kapsamda Ankara'da 2 Mart 2012 tarihinde UNESCO Türkiye Millî Komisyonu ve Yunus Emre Enstitüsü tarafından anma yılı açılış etkinliği düzenlenmiştir. [3] [

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder