Sayfalar

24 Mart 2014 Pazartesi

İngilizce’yi Kısa Sürede Öğrenebilmek Mümkün Mü?

“İngilizce’yi Çalışma Süresinin Sadece ¼’i Kadar Sürede Öğrenebilmek Mümkün Mü?”

Bu dersleri takip ediyosanız, muhtemelen iyi İngilizce öğrenmek için yapmanız gereken en önemli 2 şeyi biliyorsunuzdur:
  1. Doğru Kafa Yapısına Sahip Olmak – bu İngilizce’yi iyi öğrenebilme yetinizin olduğunu bilmek ve buna inanmak demek. Diğer bir deyişle, pozitif bir yaklaşımla işe başlamak. Ve…
  2. Zihninizi Berraklaştırmak ve Rahatlamak – İngilizce öğrenmenizi ve akıcı biçimde konuşmanızı engelleyen ve dikkat dağınıklığıa yol açan düşüncelerinizi bertaraf etmek. Kendinizi stres, endişe ve kaygıdan kurtarmak.
Çoğu kişi bu iki adımı atmak için bile eyleme geçmiyor. Bu yüzden, pozitif düşünmekte ustalaşabiliyor ve zihninizi rahatlatabiliyorsanız o zaman diğer çoğu öğrenciden zaten daha hızlı öğreneceksiniz demektir.
Bugün anlatacağım teknikler aslında öğrenme ve çalışma sürecinin kendisi için. Bu teknikler bilimsel araştırmalara dayalı ve dünyadaki en saygın dilbilimci ve eğitim teorisyenlerinden geliyor.
Hatta, bu tekniklerden bazılarıyla önceden karşılaşmış bile olabilirsiniz – dil kurslarında veya internette.
Ancak, sizleri uyarmam gerekiyor. Her İngilizce eğitimcisi bu teknikleri doğru biçimde kullanmıyor. Ve eğer bu teknikleri doğru biçimde kullanmazsanız etkinlikleri büyük ölçüde sınırlı hale geliyor. Bu metodları kullanmanın asıl yolunu keşfetmek için okumaya devam edin:

“Tam Fiziksel Tepki” – Hareket Kullanarak İngilizce’yi Daha Hızlı Öğrenmek

Bu teknik size anaokulunu hatırlatabilir.
Hatırlıyor musunuz? 5 ya da 6 yaşındaydınız ve öğretmeniniz sizi sandalyenizden kaldırıp saçma bir şarkı söyletti veya dans ettirdi. Muhtemelen öğreniyor olduğunuzu bile farketmediniz, ama yıllar sonra, şarkının sözlerini muhtemelen hala hatırlıyorsunuzdur.
ingilizce doktoru
“Tam Fiziksel Tepki” (Total Physical Response) Amerikalı bir psikoloji profesörü olan Dr. James Asher tarafından dil öğrenimini hızlandırmak amacıyla geliştirilmiş bir tekniktir. Bu tekniği kullanırken öğrenciler öğretmen konuştuğunda fiziksel olarak yanıt vermeye mecburdurlar.
Örneğin, öğretmen “Open your books” (Kitaplarınızı açın) der. Ve öğrenciler kitaplarını açmak zorundadırlar.
Bu sadece basit bir örnek , ama araştırmalar gösteriyor ki bu tekniği kullanan öğrenciler öğrendikleri kelimelerin %80’ini hatırlıyorlar (her zaman olduğu gibi %80’ini unutmak yerine).

Bu Metodu Nasıl Kullanabilirsiniz:


Şimdi – bu metodla ilgili sorun şu bu metod esas olarak başlangıç seviyesi öğrencileri için etkili (çünkü cümleler çoğu zaman çok basit) ve çoğu yetişkin utanıp sıkılıyor ve bunun gibi hareketleri insan içinde sergilemek istemiyor.
Peki, bu metodun gücünden nasıl faydalanabilirsiniz?
Bu metodu kendi evinizin rahatlığı içerisinde kullanmanızı tavsiye ederim – ya da utanıp sıkılmayacağınız bir yerde. Actually, it’s good to get rid of your inhibitions while learning a language – so do this exercise in a public area if you’re brave.  Yeni bir fiil öğrendiğinizde, yeni kelimeyi söylerken eylemi taklit etmeye çalışın.
Bir diyalog çalışıyorsanız, ayağa kalkın ve rolleri canlandırın. Her ne yaparsanız yapın, sadece oturup kalmayın. Yürümek bile beyninize olan kan akışını hızlandırıp öğrenmenizi geliştirecektir.

Hızlandırılmış İngilizce Öğrenimi – “5 Günde İngilizce”?

Hızlı İngilizce öğrenmenin ikinci metodu ise “Accelerated Learning” (Hızlandırılmış Öğrenim) bir arada anılan bir grup tekniği içermektedir. Bu teknikler ilk olarak Bulgar araştırmacı Georgi Lozanov tarafından açıklanmıştır, bu teknikleri kendisi ayrıca “Suggestopedia” olarak da adlandırmıştır – yeni dil ediniminde doğal bir metod. Soğuk Savaş sırasında bu teknikler Sovyet diplomatları kısa süre içerisinde eğitmekte kullanılmışlardı.
İşe yarıyorlar mı?
Araştırmalara göre Hızlandırılmış Öğrenme metodunu kullanan öğrenciler 4 ila 10 kat daha fazla kelime öğrenebiliyorlar.  Ama dikkat edin.
Dr. Lozanov’un kendisi “Hızlandırılmış Öğrenim” adı altında kullanılan programların çoğunun aslında sahte olduğunu belirtmiştir. Bu teknikleri anadilinizi konuşabilen uzman bir öğretmen eşliğinde kullanmalısınız.  Ve kendinizi tamamiyle bu programa damalısınız.
“Hızlandırılmış Öğrenim” programının ana unsurları şunları içeriyor:
  1. Doğal Edinim – dil bilgisi çalışmak yerine öğrenciler dili hikayeler ve diğer rahatlatıcı aktivitelerle öğreniyor.
  2. Katılım – öğrenciler aktif olarak derse katılıyorlar, pasif değiller.
  3. Öğrenme zihin ve vücudun tümünü içine alır – sadece ‘mantıklı’ zihni kullanmak yerine programlar duyguları, duyuları ve sanatsal idrakı da kullanıyor.
  4. Pozitif ortam – öğrenciler her zaman teşvik ediliyor ve rahat hissettiriliyor.
  5. Karşı karşıya bırakmak – öğrenciler geleneksel sınıf derslerinde olduğundan çok daha fazla sayıda materyalle karşı karşıya kalırlar ve dili pasif ve/veya altbilinçsel olarak özümsemeleri beklenir.

Bu Metodu Nasıl Kullanabilirsiniz?

Unutmayın geleneksel İngilizce kurslarının çoğu sadece çok sınırlı sayıda metod kullanır ve bu yüzden de öğrenme yetinizin sınırlı bir kısmı kullanılmış olur.
Ne kadar farklı çeşitte ve sayıda öğrenme teknikleri kullanırsanız öğrenme deneyiminiz de o kadar zengin ve eksiksiz olacaktır.  Ama Hızlandırılmış Öğrenme Teknikleri’ni kullandıklarını iddia eden okullara karşı dikkatli olun.   Dr. Lozanov’un dediği gibi: Bu okullar bu metodları doğru biçimde kullanmıyor olabilirler.
Bunlardan hangisi sizin için en çok işe yarar? Her İngilizce öğrencisi farklıdır, ve bazı tekniklere diğerlerine olduğundan daha kuvvetli yanıt verebilirsiniz.
En önemlisi kişisel öğrenme stilinizi anlamak ve ardından uyum sağlayacağınız farklı metodları test etmektir.
Nasıl test edebilirsiniz?
Sıfırdan kendi Hızlandırılmış Öğrenme Programı’nızı oluşturmanız zor.
Daha fazla yardım için lütfen bizimle irtibat geçin.
Kendinize iyi bakın ve iyi çalışmalar,
Ian Przybylinski

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder