Sayfalar

8 Temmuz 2014 Salı

Studies on Turkish Words Passing Directly or Indirectly into The Chinese

There were thousands loan-words in Chinese. Chinese linguist Liu Zhengyan, Gao

Mingkai, Mai Yongqian, Shi Youwei determined iOthousands loan-words in Chinese and



published them in "A Dictionary OfLoan Words and Hybrid Words in Chinese" in 1984. We

have determined a great many loan-words from Turkish and Turkic dialect by directly and

indirectly in this dictionary and elassified and listed them in this artiele.



Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi / Journal ofTurkish World Studies,

Cilt: VI, Sayı 1, Sayfa: 81-99, JZMjR2006.

DOGRUDAN VE DOLAYLIOLARAK ÇİNCEYEGEÇEN TÜRKÇE KELİMELER ÜZERİNE



Studies on Turkish Words Passing Directly or Indirectly into The Chinese
 
Alimcan İNAYET*



Özet
 
Çincede diğer dillerden alınan binlerce alıntı. kelime bulunmaktadır. Çinli dilcilerden



Liu Zhengyan, Gao Mingkai, Mai Yongqian, Shi Youwei muhtelif dillerden Çince'ye giren
 
10.000 kelime (ayni kelimenin değişik şekilleriyle birlikte) tesbit etmiş ve bunları bir sözlük

halinde 1984'te Shanghai Sözlük Neşriyatı'nca basılan HANYU WAILAICI CIDIAN

"Çincedeki Alıntılar Sözlüğü" (A Dictionary of Loan Words and Hybrid Words in Chinese)

adlı kitapta vermiştir. Bu kelimeler arasında tarihin çeşitli dönemlerinde Türkçe ve Türkçenin

çeşitli lehçelerinden doğrudan ve dolaylı olarak Çineeye geçen yüzlerce Türkçe kökenli

kelime vardır. Bu kelimelerin bir kısmı belirli dönemlerde değişik nedenlerle Çince'ye

geçmiş, ama fazla kullanılmamıştır. Bir kısım kelimeler ise bugünkü Çincede de yoğun olarak

kullanılmaktadır. Biz bu yazıda söz konusu kitaptan tespit ettiğimiz Türkçe kökenli kelimeleri

tasnife tabi tutarak gerekli açıklamalarıyla birlikte bir liste halinde vermeye çalıştık.

Anahtar Kelimeler: Alıntı, Çince, Dolaylı, Türkçe.



Abstract

There were thousands loan-words in Chinese. Chinese linguist Liu Zhengyan, Gao
 
Mingkai, Mai Yongqian, Shi Youwei determined iOthousands loan-words in Chinese and



published them in "A Dictionary OfLoan Words and Hybrid Words in Chinese" in 1984. We

have determined a great many loan-words from Turkish and Turkic dialect by directly and

indirectly in this dictionary and elassified and listed them in this artiele.
 
Key Words: Loan, Chinese, indirectly, Turkish

Çince kelime hazinesi bakımından dünyanın zengin dillerinden biri sayılır. Çincenin bu zenginliği

onun kelime türetmedeki kendine has özelliğinin yanı sıra değişik dillerden hiç çekinmeden kelime

almasına da bağlıdır. Bugün Çince zengin kelime hazinesiyle başta Türkçe olmak üzere Japon, Kore,

Mançu, Moğol, Tibet gibi komşu ülke dillerine binlerce kelime veren dil konumuna geldiyse, bu, tarih

boyunca Türkçe, Moğolca, Mançuca, Japonca, Tibetçe, İngilizce, Fransızca, Rusça, Sanskritçe, Farsça,

Arapça, İbranice ve Malayca gibi çeşitli dillerden aldığı binlerce kelime sayesinde olmuştur. Ancak

Çincenin yabancı dillerden alıntı yapmadaki özelliği ve telaffuzunun diakronik (artzamanlı) ve sinkronik

(eşzamanlı) olarak değişken olma özelliğinden dolayı alıntıların pek çoğu tanınmaz hale gelmiştir. Buna

rağmen Liu Zhengyan, Gao Mingkai, Mai Yongqian, Shi Youwei gibi Çinli dilciler muhtelif dillerden

Çineeye giren 10.000 kelime (ayni kelimenin değişik şekilleriyle birlikte) tesbit etmiş ve bunları bir

sözlük halinde 1984'te Shanghai Sözlük Neşriyatı'nca basılan HANYV WAILAICI CIDIAN "Çincedeki

Alıntılar Sözlüğü" ( A Dictionary of Loan Words and Hybrid Words in Chinese) adlı kitapta vermiştir.

Biz bu yazıda sadece doğrudan ve dolaylı olarak Çineeye geçen Türkçe kelimeler üzerinde durduk. Söz

konusu sözlükte tarihin çeşitli dönemlerinde Türkçe ve Türkçenin çeşitli lehçelerinden doğrudan Çineeye

geçen kelimelerin yanı sıra diğer diller aracılığıyla geçen kelimeler de bulunmaktadır. Türkçe kaynaklı

gösterilen kelimelerin bir kısmını Arapça ve Farsça kökenli kelimeler teşkil etmektedir. Moğolca,

Tibetçe, Kıtanca, Rusça, İngilizce kaynaklı gösterilen kelimelerin bir kısmını da Türkçe kelimeler teşkil

etmektedir. Biz sözlükte dağınık halde bulunan Türkçe kelimeleri büyük bir özenle tespit etmeye çalıştık.

Tespit edilen kelimeleri tasnife tabi tuttuktan sonra, gerekli açıklamalarıyla birlikte liste halinde verdik.

Kelimelerin sözlükteki orijinal şekillerini mümkün olduğunca aynen vermeye çalıştık. Ancak bazı özel

işaretleri bilgisayar ortamında yazmak kolayolmadığından,bu tür işaretlerin, Türk çeviri yazısındaki en

yakın karşılıkları kullandık. Mesela, sözlükteki "tOY "kelimesini "toğ" şeklinde verdik. Sözlükte Türkçe

• Doç. Dr., Ege Üniversitesi, Türk Dünyası Araştırma/arı Enstitüsü.


81
Alimcan İnayet

kelimelerin anlamları ayrıntılı açıklanmıştır. Ancak bu kelimelerin anlamları Türkiye' de herkesçe

bilindiği için ayrıntılı açıklamaya gerek duymadık, sadece gerekli açıklamaları yaptık. Sözlükte bazı

kelimelerin Çincedeki birden fazla yazılış şekilleri verilmiştir. Biz sadece madde başlığı olarak verilerı

şekillerini tercih ettik.

A. Doğrudan Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler

ı. Huncadan Çineeye Geçen Kelimeler

HWC.'de 28 kelime Hunca kaynaklı gösterilmiştir. Bunlardan 14'ünün orijinal şekli ~ı\stcrilıni~.

14'ünün ise gösterilmemiştir. Orijinalı gösterilmeyen kelimelerin Eski Çincenin telaffuz kurallarına ~\\rc

yeniden yapılandırılması (reconstruction) gerekmektedir. Hunca kaynaklı gösterilen itir chan~ıi "l lun

hükümdarı" (XHC.,s. 117), $00 luôtuo "deve" (XHC., s. 752), ff-" xianbei "Siyanpi" i \11<.' .....

1246), ~~ xingxing "şempanze" (XHC., s. 1288) gibi 4 kelime bugünkü Çincede çok kullanılmaktadır.

Hunca kaynaklı gösterilen kelimeler şunlardır:

ı. rchanyu "Hun hükümdarlarının unvanı"< Hun. sanok / tsanak, HWC., s. 63

2. ~~ chengli "tanrı"< Hun. tangri [Türkçesiyle aynıdır], HWC., s. 65

3. 1J~1JIl~.r chengligütü chanyü "Hun hükümdarlarının tam unvanı" < Hun. tangri IOl,'

sanok (tangri "gök ", toğ "oğul ", sanok "muazzam" anlamındadır], HWC., s. 65

4.1I~~1JIl chenglidugü "Gök oğlu"< Hun. tangri toğ , HWC., s. 65

5.:lE~ dôuluô "mezar" < Hun. tou - lo / tu - lo, HWC., s. 84

6. 1JIL~ gütü "Hun hükümdarlarının unvanı"< Hun. toğ [Aslı anlamı" oğul "dur < Tü. lo,it "

doğurmak "], HWC., s. 122

7. :tt-ii güli "Hunlarda askeri ve memuri işleri idare eden, yabğu derecesinin altında bir rütbe

adıdır."< Hun. tura, HWC., s. 124

8.1f:ftIH~ güdühôu "Hunlarda yabancı soylu aristokratların üstlendiği rütbe adı olup, Chanyu ve

sağ-sol vezirin yardımcısıdır" < Hun. gudu, HWC., s. 124

9. ~m guöluö "kemer" < Hun. qwağlag / qwağrag, HWC., s. 127

10. ~Ji!& jingliı " Hun kılıcı" < Hun. king -luk [Aslı anlamı "satır" dır < Tü. qyng hr liq. Tü. qiliç;

ki/kiji" kılıç "tan geldiği de söyleniyor], H.WC., s. 163

11. $00 luôtuo "deve" < Hun. dada, HWC., s. 2i 9

12. ~i! luôdl "bir çeşit ayakkabı" < Hun. HWC., s. 219

13. imM öutuô "1. sınır gözetim evi; 2. her iki tarafın egemenliğinde olmayan sınır arazi"



<Hun.HWC., s. 263
 
14. *~:iİ qtltan "gök, tanrı" < Hun. HWC., s. 283

15. ..Ilm qiequ "Hunlarda rütbe adı" < Hun. HWC., s. 287

16. B~ rizhu "Hun kağanlık sarayındaki görev unvanı" < Hun. ( HWC., s 292 )

17. p~ shizhu "Hunlarda rütbe adı"< Hun. HWC., s. 315.

18. fıfi it shfb] "Hunlarda kullanılan, üzerinde serbi denilen hayvanın sembolü işlenmiş bir çeşit

kemer" < Hun. serbi,HWC., s. 315

19. M"IJ: tüqfwang "Hunlarda chanyudan sonra en yüksek rütbedir" < Hun. HWC., s. 346


82
Doğrudan ve Dolaylı Olarak Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler Üzerine

20. i1ılMfl wenyudi "Hun kağanlık sarayındaki görev ünvanı" < Hun. HWC., s. 358

21. 1fwr wüst "kağanlık sarayı" < Hun. HWC., s. 363

22. ff. xUinbei "1. aslında eskiden Siyanpilerin kutsal bildikleri, dolayısıyla onu kabile adı

olarak kullandıkları bir çeşit hayvandır; 2. bu tür hayvanın sureti işlenmiş kemer" < Hun. serbi HWC., s.



371
 
23. ~~ xingxing "şempanze" < Hun. HWC., ss. 374-375

24. ~5( yanzhi "1. çiçek adıdır, 2. tütün çiçeğinden yapılmış, bayanların kullandıkları makyaj



malzemesidir" < Hun. HWC., s. 381
 
25. yanzht "Hunların evlenmiş kızlara verdikleri isimdir; 2. Han sülalesi döneminde Hunların

kağanın hatununa verdikleri isimdir" < Hun. HWC., s. 381

26. yiıjian "Hunlarda rü~be adı" < Hun. HWC., s. 397 ,

27. ff~ zhanjiang "Hun kağanlık sarayındaki görevadı" < Hun. HWC., s. 403




i,'
 
 
28. 1Ji zi "köle" < Hun. ze, HWC., s. 409



2. Türkçeden Çineeye Geçen Kelimeler
 
HWC.'de 52 kelime Türkçe kaynaklı gösterilmiştir. Bunların ~;fIJ'ii wülishe hariç tümünün

Türkçedeki orijinal şekli de gösterilmiştir. Bunlardan para anlamındaki "tenge" kelimesiyle bir tür çiçek

adı olan "çambağ" kelimesinin Sanskritçe kökenli olduğu ifade edilmiştir. ]flllt! hüpô ve fi'3r: sabao

kelimelerinin kökeni ise belirlenememiştir. Türkçeden Çineeye geçmiş kelimelerden bi ii "çalğı

aleti"(XHC., 60), ~~ könghôu "kopuz"( XHC., s. 648), 1i:J:* zhenzhü "inci"(XHC., s. 1467) bugünkü

Çincede de kullanılmaktadır. Türkçe kaynaklı gösterilen kelimeler şunlardır:

ı. ırırriBl a "rütbe adı" < Tü. apa, HWC., s. i

2. .1t~~ aiwüchi "danışma bürosu"< Tü. ayruçi, HWC., s. 16

3. ~~.~ aideng ningli "ay tanrısı"< Tü. ai-tdngr/, HWC., s. 16

4. E)~l! ba'ersi "pars" < Tü. bars, HWC., s. 26

5. !Ji~ bm "Eski dönemdeki borulu çalğı aleti. Han sülalesi döneminde batı ülkelerinden

girmiştir, Tang, Song sülalesi ziyafet müziklerinin önemli çalğısıdır"< Tü. bari / beri, HWC., s. 44-45

6. t'Hp bôbü "pamuktan yapılmış kumaş" < Tü. böz, HWC.,s. 53

7. fası bôke "beylik. Qing sülalesi döneminde Xinjiang (Doğu Türkistan) Uygur bölgesinde

"beylik" tesis edilmiş olup, her derecedeki beylik babadan oğula miras kalma özelliğine sahiptir" < Tü.

bilg, HWC., s. 53

8. ~)~,~1I büerhüti "kartal" < Tü. bürküt, HWC., s. 56

9. ~ chuô "rütbe adı" < Tü. çar, HWC., s. 67

10. ~T dagan "Türklerde rütbe adıdır"< Tü. tarqan, HWC., s. 69

11. ~~J dengli "gök, ilah" < Tü. tangri. HWC., s. 77

12 iflf$ fUni "içki" < Tü. bdgni, HWC., s. 108

13.lfl!IHm gesigey6u "kurt yağı" < Tü. qasqir yağ, HWC., s. 116



83
 
Alimcan İnayet

14.1t~ güna "deniz ayısı" < Tü. kuna, HWC., ss.124- i 25

15.-&tm*: hejulu "yiğitliği dolayısıyla itibar kazanmış kimse" < Tü. alp külüg, HWC., s. 136

16. ~Jua hüpô "bir çeşit süs taşı" < Tü. xubix. Suriyelilerin dilindeki harpax< Yunancadan

geldiği, bir de Orta çağ Farsçası (Pehlevice)ndaki kahrupai'dan geldiği söyleniyor. HWC., s. 141

17. j(~.m huöbüsı "kopuz"< Tü. qobuz / qiipıiz, HWC., s. 145

18. 1!1!11- jijicao "bir çeşit bitki, hem yem olarak kullanılır, hem de sepet örülebilir "< Tü. çi,



HWC., s. 147
 
19. JiI~ kedün "Eski dönemde Türklerde ve Moğollarda kağanların hanımlarına verilen hürmet

adıdır" < Tü. qatun, HWC., s. 184

20. JiIff kehan "Eski dönemde Türklerin en yüksek hükümdarlarınaverdikleri hürmet adı"< Tü.

qağan, HWC., s. 184

21. ~~ könghôu "Eski dönemdeki telli çalğı aleti, küçükleri en az 5 telli, büyükleri en çok 25

telli olurlar" < Tü. qobuz, qupuz, HWC., s. 190

22. BiJJı;1!i quelÜchuo "şerefli" < Tü. külug-çor, HWC.. s. 290

23. tr~ ruôdt "iyi, üstün yetenekli, saygı değer kimse" < Tü. yaqçi, zaqçi, HWC., s. 293

24. fi~ sab30 "Kuzey Qi, Sui, Tang sülaleleri döneminde zerdüşt din işlerine bakan memur" <

Tü. sarbov, HWC., s. 295

25. tp~~ shabölüe "rütbe adı" < Tü. isbara, HWC.. s. 305

26. fit she "Türk ve Uygurlarda askeri rütbe adı" < Tü. sad, HWC., s. 310

27. ~*,J~ silifa "rütbe adı" < Tü. iltabir. HWC., s. 326

28. ~ "su" < Tü. su, HWC., s. 326

29. ~LI suômô "sevimli" < Tü. sabig, sabag, HWC., s. 330

30. nf11J tale "söğüt ağacı" < Tü. tal, HWC., s. 335

31. ~Ib teqin "Türk ve Uygur kağanlarının oğul ve kardeşlerinin üstlendikleri görev" < Tü.

tagin, tegin, HWC., s. 341

32. JJ!t~ tengge "Eski dönemde Türk ve Uygur bölgelerinde kullanılan madeni para" < Tü.

tanga, tanga < Skr. tanka, Uyg. tenge, HWC., s. 342

33. toüshi "tunç" < Tü. tuç, HWC., s. 345

34. ~Ji" tülüma "pamuktan yapılmış bir çeşit kumaş" < Tü. turma, HWC., s. 346

35.1Iİıt!;~ tiitunfa "Türklerde memuri görevadı" < Tü. tutunbat, HWC., s. 347

36. IIİıt!;fit tütünshe "Sui sülalesi dönemindeki Türklerde rütbe adı" < Tü. tutunsad. HWC., s.



347
 
37. JlJ!iti)~ tuösigü'er" av kuşatanlar"< Tü. tosqawul, HWC., s. 350

38. ~tp51 wüshake "küçük"< Tü. usaq, HWC., s. 362

39. ~~ wuluô "yük hayvanı" < Tü. ulağ, HWC., s. 363



84
 
Doğrudan ve Dolaylı Olarak Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler Üzerine

40. ~*Jti wulishe "Sui sülalesi dönemindeki Türklerde rütbe adı" < Tü. HWC., s. 363

41. xieyujiasi "devletin bilgesi ya da danışmanı; insanların yol göstericisi" < Tü. i! ügasi [i!

"devlet; halk; yurt", ügdsi "akıllı, zekalı"], HWC., s. 373

42.:ımif yanqi "köle" < Tü. ençi, HWC., s. 381

43. İk yan "şarkı" < Tü. yir, HWC., s. 382

44. yeluohe "çevik, yiğit" < Tü. e/aha, HWC., s. 385

45. ııt$ ye'er "bölge, yer" < Tü. yer, HWC., s. 385

46. ııt~ yehu "Türklerde rütbe adı" < Tü. yabğu, HWC., s. 385

47. ZJT yijin " Türk kabile önderlerinin unvanı" < Tü. irkin, HWC., s. 388

48. ?J)\~~ yidühü "beş sülale on devlet dönemindeki Koço Uygurlarının önderi" < Tü. idiqut <

idiq qut "kutsal hükümdar", HWC., s. 389

49. 3ifei yuzl "kısım, taraf' < Tü. yüz, HWC., s. 397

50.1L~_ zhaduzun "hazırlık" < Tü.yaptursun, HWC., s. 401

51. ııtlJ zhanfu "bir çeşit çiçek" < Tü. çambag [ < Skr. campaka ], HWC., s. 403

52. lt~ zhenzhü "inci" < Tü. inçü, HWC., s. 404



3. Siyanpiceden Çineeye Geçen Kelimeler
 
HWC.'de Siyanpiçe kaynaklı gösterilen kelimeler arasında 48 kelime Türkçe kökenlidir. Bunlar



şunlardır:
 
ı. ırııI$tt amôdün "anne". "modun, modun" şeklinde de yazılır. <Siy. apayatun HWC., s. 9

2. ırııIlt a zhen "kral sarayındaki mutfak" <Siy., HWC., s. 14

3. ırırr.:ragan "kardeş, büyük, değerli" <Siy., HWC., s. 4

4. fJtJtl balie "köprü"
5. ~ ha "toprak" <Siy., HWC., s. 32

6. It.lt bidezhen "katip, yazıcı" <Siy. <Tü.- Mo. bitigCi(n): bitlikCin, pitlikCin, HWC., s. 41

7. ııt'!& chinü "kurt" < Siy., HWC., s. 65

8. ~ chü "kabul etmeyi ifade eden ünlemdir"
9. $ slt duöbalzhen "piyade asker" tabaqciin, HWC., s. 87


10. ~1t lt fuzhuzhen "menzil emini" <Siy., HWC., s. ı 06

11. IIftlt fuzhen "aristokratlarınmutfağı" <Siy., HWC., s. 109

12. ~.:r hegan "dayanak" <Siy., HWC., s. 136

13. ~~Jlt helazhen "süvari, atlı asker" <Siy.a/laCin, s. 137

14. ~lf heruô "sadık, bağlı" <Siy., HWC., s. 137

15. f~JBT houniyu "talihlinin oğlu" <Siy., HWC., s. 139


85
Alimcan İnayet

16. mhim "toprak" <Siy., HWC., s. 139

17. ı:ırtlJ{. kebôzhen "kapıcı" <Siy. <Tü.-Mo. qabi'ğCi{n) <Tü. qapuçı "kapıcı" (G. Doerfer, s.



536), HWC., s. 183
 
18. ı:ır~ kesün "kraliçe" khasun <Tü. qatun, HWC., s. 184


19. ~~ môhe "baba"
20. ~ft môti "müfettiş derecesinde bir memuriyet ünvanıdır" <Siy., HWC., s. 247

21. *1tI~ mügülü "kel" <Siy., HWC., s. 249

22. :f~*J{. püdazhen "hükümdarlarıngiysilerine bakan kimse" < Siy. <Tü. bôgtag "Eski Türk

aristokrat kadınlarının bir çeşit yüksek başlık", HWC., s. 280

23. -L-fl( qifU "küçük oğul" <Siy., HWC., s. 284

24. -Li!fJ{. qihaizhen "cellat" <Siy., HWC., s 284

25. -L.JjJ{. qiwanzhen "tercüme memuru" kalmarcin "tercüme memuru", HWC., s.




284
 
26. fıB.:f qüji "alçak"
27. ~~ sangqian "korunan yer" <Siy. sagan, HWC., s. 301

28. 1!~ shilôu "yüksek"
29. ~~ sifen "ot" <Siy. HWC., s. 326

30. ~1b:tı!!fıiJ siqindihe "bakan derecesinde bir görev unvanı" <Siy., HWC., s. 326

31. ~1İJ{. suödüzhen "koruyucu, koruma" <Siy. saqdaqôitı saqducitı, HWC., s. 331

32. HI ta "Eski Siyanpilerin gök tanrıya tapmadan önce düzenledikleri bir çeşit tören" tag


<Tü. tag, HWC., s. 333

33. t!k~ tiefU "babası Hun, annesi Siyanpi olan insan" <Siy., HWC., s. 344

34. 31E~ tüfa "yorgan"
35. ıtl:~ tiixi "eski, kadimi" <Siy., HWC., s. 347

36. 1lJi tulyin "araştırmayı derinleştirmek"<Siy., HWC., s. 348

37. fE; tuö "toprak" <Siy., HWC., s. 348

38. fE;~ tuöduô "ne ilah, ne de insan olan mahlukat" <Siy., HWC., s. 348

39. ~~J{. wü aizhen "birliğe girecek olan yabancı soyadlıları idare eden memur" <Siy.

uagaicin, HWC., s. 360

40. liiJI wüyin "ev"
41. ~J!ı xianzhen "menzilhane süvarisi" yamciin) <Mo. yam "istasyon, durak",


jam "yol", HWC., s. 371

42. $.. yangzhen "memuriyet unvanı" <Siy., HWC., s. 383

43. .!f44f yidôujuan "aydınlık"HWC., s. 388




86
 
Doğrudan ve Dolaylı Olarak Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler Üzerine

44. ~:ii yöulian "bulut"
45. ffB~ yüruô "asalet unvanı" <Siy., HWC., s. 397

46. tlTm. zhehuizhen "yargıç" <Siy.}ilruaiCin <Tü.-Mo.}ulura(lugjCi "memur"; Mo.jarguCi,



HWC., s. 404
 
47. llib zhiqin "imparatorun yakınları" <Siy. tagin <Tü. tagin "imparator ailesinin evlatlarının

üstlendikleri görev unvanı", HWC., s. 406

48. LL. zhizhen "kendi milletinin iç işlerini idare eden yönetici" tagcin, HWC., s. 406


4. Tuyguncadan Çineeye geçen kelimeler

HWC'de Tuyguncadan geçen bir kelime kaydedilmiştir.

1. JtfıiJ möhe " "baba" <Tuy. (a)bağa <Tü. bağa "küçük", HWC., s. 246

5. Uygurcadan Çineeye Geçen Kelimeler

HWC:"de 83 kelime Uygurca kaynaklı gösterilmiştir. Bunların 6'sinin Türkçe, 14'ünün Arapça,

14'ünün ise Farsça, 2'sinin Rusça,. l 'nin Moğolca,I 'nin de Çince kökenli olduğu açıklanmıştır. Uygurca

kaynaklı gösterilen bazı kelimeler köken itibariyle Uygurca değildir. Örneğin: aptowa (Far.), barat (Ar.),

dawaz (Far.), doğa (Moğ.), gugut (Far.), majan (Ar.), nezir (Ar.), sama (Ar.), sapayi (Ar.), satar, senem

(Ar.), tembur (Ar.), wehpe (Ar.). Bu kelimeler Uygurcaya yerleşerek Çineeye geçmiş kelimelerdir. 83



kelime içerisinde Türkçe kökenli olarak gösterilen 6 kelime de dahil toplam 33 Uygurca kelime
 
bulunmaktadır. Kitapta Uygurcadaki kız ve bayanlara saygı ifadesi olarak kullanılan hinim kelimesi

Farsça kökenli gösterilmiştir. Ancak buradaki hinim kelimesi han-I-m - hanım kelimesinden başka bir şey

değildir. Dolayısıyla Türkçe kökenlidir. İki terkipli bazı kelimelerin biri yabancı kökenli, diğeri Türkçe

kökenlidir. Örneğin: 1fıiJ~*faJl aqimiıb6ke " hakimbeg "<Ar. hakim- tü. beg; ~E.$~ anba'erqi


"ambarçi" ambar- Tü. çi; -tf;ii1lf:ım putongdixiang tıpütün dihan" <Tü. pütün- Far. dihan.

Uygurcadan Çineeye geçen kelimelerden ;t;()~* kin'erjing "yeraltı su kanalı" OCHe., s. 632), ;t;(±!1

kantüman " kazma" (XHe., s. 632 ), nang "ekmek" (XHC., s. 818), qiapan "ceket" (XHC., s. 906)

Çincede de kullanılmaktadır. Uygurca kaynaklı gösterilen kelimeler şunlardır:

ı. 1fıiJ/F~lrpı:~ abiıdüwahu" ibrik" < Uyg. aptowa, HWe., s. 1

2. 1fıiJ~ aji "Demokratik reform hareketinden önce Uygur yüksek tabaka zatlarının isimlerinin

sonuna ilave edilen hürmet adıdır lt. < Uyg. hali < Ar. hajji / hajj " kutsal yere bakıp tapınan" < hajja "

yola çıkmak, kutsal yeri ziyaret etmek", HWe., s. 5

3.1fıiJ::k ada" yaşça ve itibarca büyük kimse" < Uyg>- Kaz. ata < Tü. ata" baba, ata lt, HWC., s.2.

4. lfıiJ$t1 a'erqie "Uygur feodal çiftliğindeki erkek uşak; ailedeki erkek köle" < Uyg. elqi



(HWe., s. 4 ).
 
5. IfıiJJl.~$ akesaki'er " Uygur feodal çiftliğinin baş yöneticisi veya amiridir < Uyg.

aksakal, Hwe., s. 6

6. IfıiJjJ ana" anne" < Uyg. ana < Tü. ana, HWe., s. 9

7. 1fıiJ~*faJl aqimiıb6ke " Qing Sülalesi dönemindeki Şincang Uygur bölgesinde şehir ve köy

işlerini idare eden en yüksek yöneticidir" < Uyg. hakim beg [ hakim < Ar. hakim" hükümdar". beg < Tü.

l. HWe., s. II

8. Jtfl51 aijieke" keman" < Uyg. ğijek, HWe., s. 15


87
Alimcan İnayet

9. ~E.$Jt anba'erqi " Uygur feodal çiftliğinde ambarı idare eden insan" < Uyg. ambarqi [<

Ar. anbar " depo" + Uyg. qi ( isim yapan ek ) ], HWC., 18

10. ~ft!n'lJt a takeqi " ortakçı" < Uyg. otakqi, HWC., s. 24

11. E.:i2i*ım badamümao "Üzerine badem çekirdeği şeklinde nakış işlenen Uygur şapkasıdır" <

Uyg. badam doppa [ badam < Far. bôdôm ], HWC., s. 26

12. E.t.ii*fli balatejie "Uygur, Tacik gibi milletlerin bayramı, yani yağlı kabak bayramıdır.

Genellikle ramazan bayramından 45 gün önce yapılır. Her ev yağlı kabakları bir direğe bağlayıp ateşe

verdikten sonra yere dökülenleri halk ayaklarıyla çiğner, böylece bela ve kazalardan kurtulduğuna inanır".

< Uyg. barat, HWC., s. 28

13. E.1& bayt " servet sahibi" < Uyg. bay [< Tü. bay], HWC., s. 31

14. E.fI... bazha"pazar"< Uyg. bazar [< Far. bôzôr " bir çarşı"], HWC., s. 31

15. n~$~J9i baika'er dlxiang "toprak ağaları için çalışan çiftçi köle" < Uyg. bikardihan

ıbikar "boş, işsiz ", dihan " çiftçi") [ < Far. ], HWC., s. 34

16. fs:s'l bOke" yönetici, ağa" < Uyg. beg [ < Tü. ], HWC., s. 53

17.ltt.ii:s'l chalake" ağırlık ölçü birimi, yaklaşık 5 kiloya eşittir" < Uyg. qarek [< Far. " dörtte



bir" ], HWC., s. 62
 
18. lfa(±~J chunji(tuwu) "Uygurların üzüm kuruttukları toprak ev, kerpiçle yapılır,

havalandırılması için dört duvarı delikli yapılır". < Uyg. qünqe, HWC., s. 67

19. itim (1&) dafü (gü) "tef" < Uyg. dap [ < Far. tabiran " tef" ], HWC., s. 69

20. :i2iM:~ dawizi" yüksek ip üzerinde yürüme, Uygurların geleneksel sporu. İpin bir ucu

yaklaşık 30 metre yükseklikteki direğe bağlanır, diğer ucu yere çakılan bir kazığa yatayolarak bağlanır,

gösterici eline aldığı uzun düz bir dayakla müzik eşliğinde ip üzerinde gösteri yapar" < Uyg. dawaz,



HWC., s. 70
 
21. JJM "f) daolang(wu) "Uygur halk dansı, genellikle festival ya da düğünlerde gösterilir" <

Uyg. dolan usuli [dolan" Güney Xinjiang (Doğu Türkistanj'daki bir nehir isminden gelmedir], HWC., s.



75
 
22. mırırr dao'a "Eskide Uygur feodal üst tabaka zatlarının yanlarında bulundurdukları uşaklar" <

Uyg. doğa, HWC., s. 75

23. :li!!ffl::s'l didaike "çiftlikteki kadın uşak, cariye" < Uyg. didek, HWC., s. 79

24. ~ırırr düwi "dua" < Uyg. doa [ Ar. du/al, HWC., s. 84

25. ~ftB$ duta'er "iki telli saz" < Uyg. dutar [ < dut" iki" + tar "tel" < Far.], HWC., s. 85

26. :!fI.7?1Wf"'$ göngniisizhöngyang "ince yünlü koyun" < Uyg. küneskoyi [ künes Kuzey

Xinjiang (Doğu Türkistan)daki Künes ilçesi (Yani xin yuan xian )nin adından alınmadır], HWC., s. 122

27. ititilt gügüti "kükürt, kibrit" < Uyg. gugut, HWC., s. 123

28. P€tTfsrl hazi bôke "Eski dönemdeki Uygur idareci, hakimbeğden bir kademe altındadır" <



Uyg. kazbeg, HWC., s. 131
 
29. #ü:1I!* hiilimu "bayan, hanım"< Uyg. hinim [Far.], HWC., s. 133



88
 
Doğrudan ve Dolaylı Olarak Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler Üzerine

30. rf han "1.1949'tan önce bazı yüksek tabaka Uygur erkeklerinin adlarının sonuna ilave edilen

san; 2. Uygurların bayanları ifade etmede kullandıkları san, ismin sonunda kullanılır ''. < Uyg. han [ <



Tü.], HWC., s. 134
 
31. ~~ hezhuö "1. İslam sahabelerine, Muhammed'in soyundan gelenlere ve İslam

ulemalarına, yani kutsal kişilere verilen hürmet sanı ; 2. Xinjiang (Doğu Türkistan) ve Orta Asya

bölgesindeki feodal yüksek tabaka İslami zatlarının kendilerine verdikleri san, yani aristokrat" < Uyg.

hoja [< Far. huôjahı, HWC., s. 136

32. m1t~~~~ heizimaitika'er "hizmetçi" < Uyg. kizmetkar [ < Ar. hidmat veya Far. hizmat

+Far. kar ( yapım eki )], HWC., s. 138

33. WJı1t jinazi "tabut " < Uyg.jinaza [ < Ar. janaz ], HWC., s. 150

34. ~Ni kalong " Eski Uygurların çalğı aleti, şekli kanuna benzer" < Uyg. kalun, HWC., s. 170-



171
 
35. :iX)~* kan'erjing "Uygur ve başka millet halklarının dağdaki kar sularıyla tarlayı sulamada

kullandıkları su tesisidir, kuyular ard ardına sıralanacak şekilde kazılıp sonra dipten bir birleriyle

bağlanarak yeraltı su kanalı haline getirilir" < Uyg. kariz, HWC., s. 175

36. :IX±Ikantüman " kazma, çapa" < Uyg. ketmen, HWC., s. 175

37.1l1&1l~ keyikeka "yumurta sarısı ile undan yapılmış ince çörek" < Uyg. kiyikqe, HWC., s.



189
 
38. ıi$ kü'er " köle" < Uyg. kul, HWC., s. 191

39. $$l1-Eıı kiı'erbanjie " kurban bayramı" < Uyg. kurban heyt [ < Ar. 'id al-Qurbôn ], HWC.,



s.191-192
 
40. ~rr majiang "Uygur ve diğer azınlık milletlerin kullandıkları süs eşyası, incileri ipe

geçirmek suretiyle yapılan bir çeşit kolye" < Uyg. majan, HWC., s. 228

41. ~f! malseng " müezin" < Uyg. mezin [ < Ar. muazz(i)n ], HWC., s. 229

42. ~~:M\li maixirefii "Uygur ve diğer milletlerin küçük çaptaki geleneksel eğlence partısı,

genellikle kış sezonunda evlerde düzenlenir, katılımcılar genellikle erkeklerdi" < Uyg. mexrep [ < Ar.

maşrab "bar, yiyip içilen yer lt], HWC., s. 229

43. ~it:Jm môheyan "sigara" < Uyg. mohorka [ < Rus. maxopka ], HWC., s. 246

44. *~!dJ miıkamii "Melodi anlamına gelir, Uygurların münevver klasik halk müziği, 12

bölümlüdür, ' 12 makam' diye adlandırılmıştır"< Uyg. mukam [muhtemelen < Far. muq "şarkı" + Tü.

an " şarkı" ], HWC., s. 249

45. ~1t$fL nazi'erkong" Uygur dansı" < Uyg. nazirqum, HWC., s. 253

46. JJ1t~ naizi'er "Uygurların ölenlerin ruhu için düzenledikleri bir tür faaliyet, yakın kişiler

davet edilip çeşitli milli yemekler yenir" < Uyg. nezir, HWC., s. 254

47. nang "ekmek" < Uyg. nan [< Far. nan], HWC., s. 255

48. :!OCii"ift nngiila " davul " < Uyg. nağra [< Far. ], HWC., s. 261

49. LİLİ pipi " Uygurların nefesli çalğı aleti" < Uyg. pipi, HWC., s. 273

50. lİ1'/.tiJ!!1l pirandike "Bir çeşit şekerli bisküvi; bisküvi; pasta". < Uyg. pranik, perendik [ <

Rus. pranik], HWC., s. 273



89
 
Alimcan İnayet

51.1İ3.Fa piyazi " soğan" < Uyg. piyaz; Kaz. peyaz, HWC., s. 273

52.1f)llVlii putöngdixiang " toprak ağalarına yıllık çalışan çiftçi" < Uyg. putun dihan [ dihan



< Far. ], HWC., s. 282
 
53. fJt§!~ııı qimanduöpa "Uygurlarda bir çeşit renkli çiçek işlenmiş şapka'' < Uyg.

qimendoppa, HWC., s. 283

54. qUipan "Uygur, Tacik gibi milletlerde erkeklerin giydikleri bir çeşit yakasız uzun ceket" <

Uyg. qapan, HWC., s. 285

55. ~1h1i rewifu "Uygurların telli çalğı aletidir. Güney Xinjiang(Doğu Türkistan)'dakisi yedi

telli, Kuzey Xinjiang(Doğu Türkistan)'dakisi sadece beş telli olur" < Uyg. rawap [ < Far. rabôb ], HWC.,



s.291
 
56. ~E.1« rôubayt "Uygur klasik şiirindeki bir türdür. Çinlilerin dörtlüklerine benzer" < Uyg.

rubay [< Far. ], HWC., s. 292

57. ~ali rôuzijie "ramazan bayramı" < Uyg. Rozi heyt [ < Far. Roza < roza " perhiz " ],



HWC., s. 292
 
58. PE.W' sabayi "Uygur çalğı aleti" < Uyg. sapay, HWC., s. 295

59. .w(ı{j~ saidike "Eskiden her bayramda çiftçi kölelerin camiye verdikleri buğday" < Uyg.

sedike [ < Ar. sadaqa " dilenciye verilen para" ], HWC., s. 298

60. .wJj~ salnamü "Xinjiang (Doğu Türkistan)'ın çeşitli yerlerine yayılan Uygur vs. milletlerin

bir tür şarkılı dansı, bir kaç şarkının dansa uyarlanmasıyla meydana gelir" < Uyg. senem, HWC., s. 299

61. tpWl* shalüngmü "selam" < Uyg. salam [< Ar. salôm ' sağlam, barış " İbranicedeki shôlôm

(" barış") ile aynı kökten ], HWC., s. 306

62. tpt$ shalÜ "öğreti" <Eski Uygurca. sazin, HWC., s. 306

63. tp§! shaman "Uygurların bir çeşit dansı" < Uyg. sama, HWC., s. 307

64. tpi1k~ shata'er "Uygurların telli çalğı aleti. 13 telli olur" < Uyg. satar, HWC., s. 307

65. ~~ suösuö "Xinjiang (Doğu Türkistan) kumluklarındaki bir çeşit bitki, odun yapılır" < Uyg.

söksök, HWC., s. 331

66.:f:tf ~ tabiı "tabut" < Uyg. tawut [< Ar. tawüt], HWC., s. 333

67. :f:tf~;lt talanqi "Aslı anlamı ekicidir. Azadlıktan önceki Mançu döneminde İli'ye göç eden

Uygur çiftçilerine verilen ad" < Uyg. taranqi [< Moğ. tariyaçin " çiftçi, tekil"; tariyaçid "çiftçiler,

çoğul"], HWC., s. 334

68. ~ tan "Eskide Xinjiang(Doğu Türkistan)'ın kuzey bölgesinde pırınç tarlasını ölçmede

kullanılan birim, aşağı yukarı 20 dönümdür" < Uyg. den [< Çin. dan, shi, HWC., s. 337

69. 3!J:ffl~ tanbiı'er "Uygur çalğı aleti, tanbur" < Uyg. tembur, HWC., s. 337

70. fll~ tongweng "yakasız uzun deri giysi" < Uyg. ton; Kaz. ton, HWC., s. 345

71. 1(;111 tuôle "aristokrat, bey" < Uyg. tôre; Kaz. tôre, HWC., s. 349

72. 1h1ijtk wafUdi "dini arsa" < Uyg. wehpe, HWC., s. 352

73. ~.ıı:wr wümast "mısır unundan yapılan yemek" < Uyg. umaq, HWC., s. 362



90
 
Doğrudan ve Dolaylı Olarak Çinceye Geçen Türkçe Kelimeler Üzerine

74.1fJ:!Ht wümashi "mısır eriştesi" < Uyg. umax [muhtemelen < un + ax "yemek"ten], HWC.,



s.363
 
75. 1f~$ wüshôu'er "İslamdaki dini vergilerden biri, yani dini hububat" < Uyg. uxur, huxur

[Ar. iuxur "onda bir vergi"], HWC., s. 363

76. ~1\J8t.ft~ xianpalüzi "pamuk ipi ya da kaba yün ipten dokulan kaba kilim" < Uyg. palaz,

HWC., s. 371

77. ftft yadün "kurak bölgelerde rüzgar nedeniyle oluşan bir çeşit yer şekli". Asıl anlamı

"tehlikeli kaya" < Uyg. yar, HWC., s. 379

78. ft~W yakhi "iyi, güzel" < Uyg. yahxi, HWC., s. 379.

79. .sıEWfdJ.~ yaxlmüsest "nasılsınız, iyi misiniz" < Uyg. yahximusiz, HWC., s. 381

80. .sıEIJi yaxiaxiın "yaşasın" < Uyg.yaxisun, HWC., s. 381

81. ~m yeqie "Xinjiang(Ooğu Türkistan)daki müslümanların aile fertleri öldükten yedi gün ve

bir yıl sonra yapıları tören, hoca çağırılıp Kur'an okutulur ve yakınlarına hediye verilir" < Uyg. yette

[Aslında" yedi gün" demektir], HWC., s. 384

82. flt1*l* yimamiı "Xinjiang(Ooğu Türkistan)da İslam dini görevlisi, namaz kıldıran kişi" <

Uyg. imam [Ar. imam "yönetici, yol gösterici"], HWC., s. 386

83. ~ııı~:lt yilekeqi "yıllık çalışan" < Uyg. yillikqi, HWC., s. 387

84. jL-F*f& zhakateshui "İslam dinindeki vergilerin biri" < Uyg. zakat [Ar. zakiit "vergi

vermek, fakirlere pul para vermek"], HWC., s. 401



5. Kazakça'dan Çince'ye Geçen Kelimeler
 
HWC.'de Kazakça kaynaklı gösterilen 21 kelime bulunmaktadır. Bunların tümünün Kazakçadaki

orijinal şekli verilmiştir. Bunlar arasındaki $1f~~1i nawuröuzijie "nevruz" kelimesi Farsça

kökenlidir. ~/Ft.ft dôngbiılü "dombura" (XHC., s. 257) bugün Çincede de kullanılmaktadır. Kazakça

kaynaklı gösterilen kelimeler şunlardır:

ı.lfıiIFJ üken "Kazakların halk şairleri ve ozanlara verdikleri isim" < Kaz. aken, HWC., s. 6

2. lfıiIFJ~P~ üken tanehang "Kazak halk şairlerinin atışması, bir ya da iki kişi dombura çalarak

söyler, güftesi genellikle irticalen söylenir, ayrıca konuşma da vardır" < Kaz. akendar aytese, HWC., s. 6

3. lfıiI1fııı awüle "Kazaklarda kan bağına dayanan en küçük birlik, genelolarak bir hayvan sahibi

aile ya da hayvan sahibi zenginleri temel alan, kan bağları yakın olan bir kaç aile veya ondan fazla aileden

oluşur." < Kaz. awel, HWC., s. 13

4. E.~ büsi "avul (kan bağına dayanan en küçük birlik) başı, belirli yetkileri vardır" < Kaz.

Base < bas, HWC., s. 30

5. -EıJFtp~ bao'ershüke "Kazaklarda yağda kızartılarak pişirilen bir çeşit yemek, una tuz ilave

edilip hamur yapıldıktan sonra küçük parçalar haline getirilerek kızartılır" < Kaz. bawersak, HWC., s. 36

6. **JF~ biao'erke "Kazak ve Uygurların kışın giydikleri yuvarlak deri giysi" < Kaz. Uyg.

böriklbök < Tü., HWC., s. 45

7. jJtlJF~ bie'erlai "deri yen"< Kaz. biyelay, HWC., s. 46

8. ~/Ft.ft dôngbiılü "Kazakların milli çalğı aleti, koyun bağırsağından yapılan iki teli vardır" <

Kaz. dombra, HWC., s. 83



91
 
Alimcan İnayet

9. ~*-1 jinte "Kazaklarda bir yemeğin adı" < Kaz.jent, HWC., s. 162

10. -FWfJl kasike" kurt" < Kaz. kasker, HWC., s. 172

11. M1fiWi kebiısi "Kazakların milli çalğı aleti" < Kaz. kobez, HWC., s. 180

12. Jlf{1!'f]L$ kezikiiwa'er "yani 'kız kovalar', Kazak genç kız ve delikanlılannın çok sevdiği

bir oyun. Bir çift genç kız ve erkek atlarına binerek koştururlar, dönüş sırasında kız erkeği km alar \ c

kamçısıyla erkeğe vurur" < Kaz. kez kuwar, HWC.. s. 189

13. $:lf~f{1i nawurôuzijie "Kazakların önemli bayramının adı, İslam takvimine göre aralık

ayında yapılır" < Kaz. nawerez, HWC., s. 251

14. Wf1fiWfM stbüsrke "Kazakların milli çalğı aleti, bir çeşit kısa klarnet" < Kaz. scbczş;«, i 1\\ C..



s.323
 
15. j1fQi~ tamiı'er "kardeş gibi olmak" < Kaz. tamer, HWC., s. 335

16. ~_g; taomaga "kartal şapkası, av kartalının başına konur, kartalı tutmaya ~ arar" e- KaL.

tomaga, HWC., s. 339

17. It±_Jl tümake "Kazak ve Uygur erkeklerinin giydikleri teneke biçiminde yuvarlak şapka,

tilki derisinden yapılır" < Kaz. Uyg. tumak, HWC., s. 347

18. -!fff wülü "kabile, soy" < Kaz. urew / uruw, HWC., s. 363

19. ım~J yeli "Kazakların kabile, sülale ve devlete verdikleri isimdir. Bazen "uruw" (uruk ) da

derler" < Kaz. el, HWC., s. 384

20. ::&ftJlyishike "Kazakların bağladıkları kumaşlı kemer" < Kaz. ixik, HWC., s. 387

6. Kırgızca'dan Çince'ye Geçen Kelimeler

HWC.'de i O kelime Kırgızca kaynaklı gösterilmiştir. Kelimelerin Kırgızca şekli de verilmiştir.

Bunlardan WB<JJt midizhi ("katip" Çince kökenli "yazmak" anlamındaki "piet'' kelimesinden türetilmiş

ve tekrar Çince'ye verilmiştir. Kırgızca kaynaklı gösterilen kelimeler şunlardır:

ı. jt,tli1JJl ailieqieke "Kırgız kadınlarınıneskide başlarına bağladıkları beyaz kumaştan yapılan

giysi" < Kırg. elet tfhek, HWC., s. 15

2. tUl baozao "Kırgızların bir çeşit meşrubatı" < Kırg. bozo, HWC., s. 37

3. :1m%ı'3ij jia'erma "Kırgızlarınbir çeşit meşrubatı" < Kırg. dzarma, HWC., s. 153

4. JlJlJl keyake "Kırgızlarıneski müzik aleti" < Kırg. qhejaq, HWC., s. 189

5. W*f{(~) kiımiıziqin "kopuz"< Kırg. qhomuz, HWC., s. 192

6. 3ij~Wf~ manasiqi "Mahsus Kırgız kahramanlık destanı 'Manas'ı söyleyen halk ozanı" <

Kırg. manastfhe, HWC., s. 228

7. WB<JJt midizhi "Kırgız hükümdarlarınınsaray katibi"< Kırg. bitigçi, HWC., s. 239

8. ~t: naren "Kırgızların sevdiği etli makama" < Kırg. naren, HWC., s. 253

9. i1JJlfii qiekeman "Kırgızların deve yünüyle dokudukları bir çeşit kumaş"< Kırg. t/hekhmen,



HWC., s. 286
 
10. ~tft~Jl wülaqike "Kuzu kapışma yarışına katılan kişi"< Kırg. ulaqhthe, HWC., s. 361



7. Özbekçe'den Çince'ye Geçen Kelimeler
 
92
 
Doğrudan ve Dolaylı Olarak Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler Üzerine

HWC.'de Özbekçe kaynaklı gösterilen kelimelerin sayısı 6'dır. Bunların Özbekçedeki orijinal

şekilleri de vetilmiştir. Yalnız bunlardan fElij 1L samawa "semaver" Rusça, *;;fJJ döngbiı "tembur" ise

Arapça kökenlidir. Özbekçe kaynaklı gösterilen kelimeler şunlardır.

ı. )t~Jl aiteke "üzerine nakış işlenmiş çizme" < Özb. ethik, HWC., s. 16

2. BiJI. baxie "Özbeklerin bir çeşit halk dansı" < Özb. başe, HWC., s. 3 i

3. *;;fJJ döngbiı "Özbeklerin milli telli çalğı aleti" < Özb. thumbur, HWC., s. 83

4. $$~Jl kiı'erdake "patatesie yapılan etli yemek" < Özb. qurdaq, HWC., s. 192

5. fElij 1L samawa "semaver" < samawar [< Rus. samavar], HWC., s. 297

6. iJl.mJ!ı xiegenii "Özbeklerin çalğı aleti" <Özb. şaqns, HWCC., s. 373



8. Tatarca'dan Çince'ye Geçen Kelimeler
 
HWC.'de Tatarca kaynaklı gösterilen 3 kelime bulunmaktadır. Bunların orijinal şekilleri de

verilmiştir. Bu kelimeler şunlardır:

ı. ~~m hümiSi "kımız"< Tat. kumiz, HWC., s. 140

2. JlJLiffilij ke'erxima "Tatarların bir çeşit içkisi" < Tat. qheşma, HWC., s. 184

3. Jl.11J kesaile "Tatarlarda bir içecek çeşidi" <Tat. khese, HWC., s. 188

B. Dolaylı Olarak Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler

Türkçeden doğrudan Çince'ye geçen kelimelerin yanısıra başta Moğolca olmak üzere Mançuca,

Siyanpiçe, Kıtanca, Tibetçe, Tacikçe, Rusça, İngilizce gibi çeşitli diller aracılığıyla geçen kelimeler de

bulunmaktadır. Bunları şu şekilde göstermeye çalıştık.

ı. Moğolcadan Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler

HWC.'de Moğolca kaynaklı olarak gösterilen kelimeler arasında 47 kelimenin Türkçe kökenli

olduğu anlaşılmaktadır. Biz bunları G. Doerfer'in tesbitine dayanarak belirledik. Bu kelimeler şunlardır:

ı. ırırr$Wi~~ a'ersilmg "arslan" < Moğ. arslan, HWC., s. 4. < Tü. arsalan, arslan (G. Doerfer,



s. 522)
 
2. ırırr$~ a'ertai "altm" < Moğ. altan, HWC., s. 4. < Tü. altan, altun (G. Doerfer, s. 522)

3. ırırrJif11J ayinle "aile, oba, köy" < Moğ. ail, HWC., s. 14. <Tü. ayil "komşuluk" (G. Doerfer, s.



523)
 
4. ~~ ailan"ayran" <Moğ. ayirag, HWC., s. 16. <Tü. ayirag "inek sütünden yapılmış kımız"



(G. Doerfer, s. 523)
 
5. ~~ anda "and içmiş kardeş, arkadaş" < Moğ, anda. and, HWC., s. 18. <Tü. anda "yoldaş,

arkadaş, dost" (G. Doerfer, s. 522).

6. J\* balü "gri" <Moğ. boru, HWC., s. 25. <Tü. boro "gri" (G. Doerfer, s. 525)

7. Elli baga "ordu. Qing sülalesi döneminde "xihu" diye adlandırılan nahiyeden küçük birimdir.

Kurtuluştan sonra İç Moğolistan Özerk Bölgesindeki hayvancılık yapılan bölgelerde gelenekteki bu ad

köy dereceli memuri kurum karşılığında kullanılmaktaydı. 1954'ten sonra Baga normal köyle eşit hale

getirildi" < Moğ. bag [<Türkçe. bag], HWC., s. 27

8. E~ bayan "servet sahibi, hayvan sahibi" <Moğ. bayan. boyan, HWC., s. 31. <Tü. (G.



Doerfer, s. 524)
 
93
 
Alimcan İnayet

9. 1Jt~. badülü "kahraman, savaşçi" < Moğ, bagator, baatur, HWC., s. 31. <Tü. bagatur,



batur "kahraman" (G. Doerfer, ss. 523-524)
 
10. JJtlll!if bielige "akıl, bilge" < Moğ. bilig [<Türkçe. bilig], HWC., s. 46.

11. ~ bô " şaman" < Moğ, bôke, böx (konuşmada), HWC., s. 53. < Tü. böge(G. Doerfer, s.



525).
 
12. ~ımı bôkuö "savaşçı, güçlü, güreşçi" bôke. böx(konuşmada), HWC., s. 53. <Tü.




böke(G. Doerfer, s. 525).
 
13. ~~)~ chadie'er "çadır" < Moğ. çadir, HWC., s. 62. <Tü. çatır(G. Doerfer, s. 527).

14. :i;5~ dalai "aslında deniz anlamındadır. Çincede Tibetteki Lama dininin iki büyük yaşayan

Buda'sının biri ünvanı olan 'Lama' (Üstad anlamındadır)ile birlikte kullanılır" < Moğ. dalai, HWC., s. 70.

<Tü. dalai "deniz" (G. Doerfer, s. 528).

15. ~~J~ dalahan "askeri rütbe" < Moğ, darxan, HWC., s. 71. <Tü. darqan (G. Doerfer, s.



528).
 
16••lI!YfıIHıtt duölibanqülÜ "dört savaşçı" < Moğ. dörben kuluk, HWC., s. 89. dörben"dört"



<Tü. (G. Doerfer, s. 528).
 
17. #l*Jt emüqi "doktor" < Moğ. emç, HWC., s. 90. <Tü. emçi "doktor" (G. Doerfer, s. 529).

18. ~t551 etuöke "kan bağına dayalı bir tür kabile. Qing sülalesi döneminde Cungarlar 24

otog'a ayrılmış, her otogda 1 ile 5 kadar kişi bulunmuştur" < Moğ. otog, HWC., s. 92. <Tü. otog"aile, soy,



temel" (G. Doerfer, s. 534)
 
19. *~ hahan "imparator, yani kağan" xagan, xan, HWC., s. i 29. <Tü. qan




"hükümdar"(G. Doerfer, s. 535).
 
20. *~J hala "siyah, karanlık" < Moğ. xar(a), karta), HWC., s. 130. <Tü. qara (G. Doerfer, s.



536).
 
21. *~ hana" çadırın ağaçtan yapılmış duvarı" < Moğ. xana, HWC., s. 131. <Tü. qana "duvar

kanadı"(G. Doerfer, s. 535).

22. ~Jt)~ hüwü'er "kaman" < Moğ, xugur, xuur, HWC., s. 140. <Tü. quguı;çi"kamançi"(G.



Doerfer, s. 538).
 
23. NHiIDl hübôsi "kopuz" < Moğ. xubis, xubs < Türkçe. qobuz, qubuz, HWC., s. 140.

24• .1<:f$$ huönlchi "koyuncu, koyun çoban" <Moğ. xoniçi, HWC., s. 145. <Tü. qoüçi



"çoban"(G. Doerfer, s. 537).
 
25. -a*$ jimüshen "meyva, yemiş, reçel" < Moğ. jimıs, jimisen, HWC., s. 150. <Tü. (G.



Doerfer, s. 530).
 
26. ımı~$ kuôduanchi "muhafız, koruma" <Moğ, kôtüçi. kôteçi, HWC., s. i 95. <Tü. küd"



korumak"(G. Doerfer, s. 532)
 
27. 1'!lI!~$ qielimachi "tercüman" < Moğ. kelemürçi, HWC., s. 287. <Tü. kelmeçi



"tercüme"(G.Doerfer, s. 531)
 
28••LI! minli "bin" < Moğ. miangaın), HWC., s. 242. <Tü. (G. Doerfer, s. 533).

29.1'!M qiexue "muhafız birliği, muhafız alayı" < Moğ. kesig, keşigten, HWC., s. 287. <Tü. (G.



Doerfer, s. 53 1).
 
CIA
 
 
Doğrudan ve Dolaylı Olarak Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler Üzerine

30. PBııg (;(:t;) sariling(hua) "dağ çiçeği" < Moğ. saraana"çeçek", saraalan "çeçek", HWC., s.



297. <Tü. çeçek (G. Doerfer, s. 527).
 
31. ~ft5l sülüke " "sürü, hayvan sürüsü" < Moğ. süreg, sürüg, HWC., s. 328. <Tü. sürüg

"sürü"(G. Doerfer, S. 540).

32. :ii.~ sülüma "raki" < Moğ. sürme, HWC., s. 329. <Tü. sorma(G. Doerfer, s. 540).

33. :Jıll!3f tiliya " hububat" < Moğ. tariy-a, HWC., s. 335. <Tü. (G. Doerfer, s. 542).

34. ~* tanha "damga, mühür" < Moğ. tamagta), HWC., s. 337. <Tü. (G. Doerfer, s. 541).

35. ~1b$ tanmüchi "deveci, deveye bakan" < Moğ. temegeçi, HWC., s. 338. temegen < Tü. (G.



Doerfer, s. 542).
 
36. lJij(:lI! teug ge li" gök, tanrı" < Moğ. teiiri, teiigeri, tegri <tü. teiıri, HWC., s. 342.

37. IIlin tümen "tümen, on bin" < Moğ. tumen < Tohar. Imam, tmane, tumane < tü. tümen,



HWC., s. 346. <Tü. (G. Doerfer, s. 544).
 
t-
 
 
38. ~JI. wôtuö "ortak, arkadaş, ticaret ekibi, tüccar" < Moğ. ortok < tü. ortaq, HWC., s. 360.



<Tü. (G. Doerfer, 534).
 
39. -W"Efl wüjimen "üzüm" < Moğ. üjem, HWC., s. 363. <Tü. üjüm (G. Doerfer, s. 545).

40. 1t~tl xila "sarı, yumurta sarısı" < Moğ. sirta), sar, HWC., s. 367. <Tü. sarıg "sarı"(G.



Doerfer, s. 539).
 
41. flft;(:t;$ zhalühüachi "yargıç" < Moğ.jarguçi, HWC., s. 402. <Tü. (G. Doerfer, S. 530).

42. ~~ yina "uyumlu, sevilen kimse" < Moğ. inag, HWC., s. 389. <Tü. inag"samimi, dost"(G.



Doerfer, 529).
 
43.1LlI!$ zhallchi "yarlıkçı, fermanı duyuran" < Moğ.jarliğçi, HWC., s. 401. <Tü. jarlig "karar



name"(G. Doerfer, s. 530).
 
44.1Lftig zhalühü "dava" < Moğ.jargu, HWC., s. 401. <Tü.jargu" dava"(G. Doerfer, s. 530).

45. zhida "yada(taşı)"< Moğ.jada, HWC., S. 402. <Tü. jada "yağmur büyüsü" (G. Doerfer, S.



530).
 
2. Mançucadan Çinceye Geçen Türkçe Kelimeler
 
HWC.'de Mançuca kaynaklı gösterilen kelimelerden Tsinin Türkçe kökenli olduğu

anlaşılmaktadır. Bu kelimeler şunlardır:

I.l)ıiJlI!# alixi "avı kuşatma" < Nüzhen" . abalaci, HWC., s. 7. <Tü. aba"av"(G. Doerfer, s. 521).

2. ~JiI)ıiJE.OOft aixlng'a batulğ "Qing sülalesi döneminde savaşta hizmet gösterip ödül

kazanmış yöneticilerin adı" < Man. aisingga baturu aisingga " faydalı"; baturu"savaşçi, kahraman"

anlamındadır], HWC., S. 17. <Tü. batur (G. Doerfer, s. 524).

3. ii:i:& anda "arkadaş, ortak" < Man. anda, HWC., s. 21. <Tü. (G. Doerfer, s. 522).

4. ~~ duöluô " tören, hak, kanuna uygun" < Man. doro, HWC., s. 87. <Tü. törö"hak"(G.



Doerfer, s. 543).
 
5.1ii$~ıl e'erqin "elçi" < Man. elcin [<tü. elCi(n)] , HWC., s. 90-91

• Nüzhen, Mançularm diğer bir adıdır.



95
 
Alimcan İnayet

6. ~. shllü "hayvan sürüsü" < Man. suruk, HWC., s. 315. <Tü. sürüg"sürü"(G. Doerfer. s.



540).
 
7. lGj:&1i: wüzhümeng'an "Qing sülalesi dönemindeki memuriyet ünvanı, binbaşı" < Nüzhen,

uju mingan( uju "baş"; mingan"bin" anlamındadır), HWC., s. 364. mingen "bin" <Tü. (G. Doerfer. s.



533).
 
3. Kıtancadan Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler

HWC.'de Kıtanca kaynaklı gösterilen kelimelerden 8'i Türkçe kökenlidir. Bunlar şunlardır:

ı. lfıiJ~wıJJi. izhagezhi "Liao sülalesi dönemindeki memuri görevadır" < Kıt. [. Iii. .ıı.ı«! J.



HWC., s. 14
 
2. ~L[ bao ii "Liao sülalesi döneminde kötü insanlara karşı nefret ifade eden kelimedır..hll

anlamı 'pars'tır< Kıt. [<Tü. bars "pars"], HWC., s. 38

3. :i5~JT dalagan "Liao sülalesi dönemindeki memuri görevadır" < Kıt. darkhaıı, 11\\C. ,. hl).



<Tü. darqan(G. Doerfer, s. 528).
 
4.1TJ3 dabi "saygı sunmak" < Kıt. tabig / tabuğ < Tü. tabuğ, HWC., s. 71

5. '*~ bala "kara, siyah" < Kıt. khara [Moğ. Xara "siyah" kelimesiyle ilgisi vardır]. 11\\"<..' .. s.

130. <Tü. qara (G. Doerfer, s. 536).

6. ~.m meili "Liao sülalesi döneminde memuri görev adı"< Kıt. < Tü. Buiruk "vezir, aslında

fermanı ileten memur anlamındadır",HWC., s. 233

7. ~~=M mortibe "Liao sülalesi döneminde kabile şefterine verilen ad" <Kıt. muhtemelen

Türkçe bağa" küçük" olabilir, HWC., s. 246

8. ~.1l yilijin "Kıtan kabilesinin siyasi ve askeri önderi" < Kıt. irkin / erkin < Tü. irkin /

erkin, HWC., s. 388



4. Tibetçeden Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler
 
HWC.'de Tibetçe kaynaklı gösterilen kelimelerden 3'ünün kökeni Türkçe ile ilgilidir. Bunlardan

emçi Türkçe kökenlidir, ancak diğer ikisinin kökeni tartışmaya açıktır. Bunlar şunlardır:

ı. 1fıiJt4-a amüji "Lasa bölgesinde Tibetlerin doktorlara verdikleri ad" < Tb. emtçhi, MWC.. s. 9,



<Tü. emçi "doktor"(G. Doerfer, s. 529).
 
2. ı:!ı.m gudeli "ipar" < Tb. gou deri, gou "koç", deri "koku" anlamındadır, Türk ve Moğol dil

ailesinden geldiği söyleniyor, HWC., s. 123

3. ~~ wüla "angarya" < Tb. ula, muhtemelen Farsçadır, Türkçe olduğu da söyleniyor, HWC., s.



361

5. Tacikçeden Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler
 
HWC.'de Tacikçe kaynaklı gösterilen kelimelerden sadece i 'i Türkçe kökenlidir. Bu da şudur.

ı. 1i=1&Jı qiaoluoke "Taciklerin giydikleri bir çeşit deri ayakkabı" < Tae. t/horug < Uyg.

qoruk, HWC., s. 286



6. Rusçadan Çinceye Geçen Türkçe Kelimeler
 
HWC.'de Rusça kaynaklı gösterilen kelimelerden Türkçe kökenli olanlar 2 i 'dir. Bunlann kaynak

dildeki orijinal şekilleri de verilmiştir. Bunlar şunlardır:



96
 
Doğrudan ve Dolaylı Olarak Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler Üzerine

ı. ırırr$ $ a ershen "Rus ölçüsü, eski Ruslarda 0,71 metreye eşit uzunluk ölçüsü,< Rus. arşın,



HWC., s. 4. bkz. STRY., s. 40)
 
2. ırırr-1&$ ayi'er "I. Altay bölgesinde oba; 2. Moğol göçmenlerinin yurdu; 3. Kırgız

Cumhuriyetinde köy" < Rus. ayıl, HWC., s. 14. bkz. STRY., s. 41

3. Jn Wt1J JnWbeiyilebeiyi "Orta çağ Osmanlı imparatorluğundaki valilere verilen ad" < Rus.

beilerbey, HWC., s. 39

4. ~JJW bieyt "bey" < Rus. bey, HWC., s. 46. bkz. STRY., s. 74

5. ~1JııBböjiadi'er "savaşçı, yiğit, özellikle Rus halk rivayet ve destanlarındaki güçlü


kahramanları gösterir" < Rus. bogatır, HWC., s. 48. bkz. STRY., s. 82

6. ::frjlp büzha "boza" < Rus. buza, HWC., s. 60. bkz. STRY., s. 90

7.•lt-~ changeqin "Azerbaycanda bir çeşit telli çalğı" < Rus. çeng, HWC., s. 63. bkz. ATS., s.



198
 
8. ~#~~~ changkebiıziqin "Özbeklerde bir çeşit ağız kopuzu" < Rus. çang - kobuz, HWC.,



s. 64. bkz. STRY., s. 188
 
9. ;tU§$ diıt~i'er "Orta Asyada halk çalğı aleti" < Rus. dutar, HWC., s. 86. bkz. STRY., s. 129

10. !'€tjf5l~ geiyakeqin "Kırgızların bir çeşit çalğı aleti" < Rus. kıyak, HWC., s. 120. bkz. KS.,



s.464
 
11. ~ft~5l jishilake "Orta Asyalıların köylere verdikleri bir ad" < Rus. kışlak <Tü. HWC., s.



148
 
12. ~5l!! jiekeman "Kafkaslıların giydikleri bir çeşit ceket" < Rus. çekmen < Tü. HWC., s.



160.
 
13. ~::frjfL kebüzha "Ukraynada eskiden kullanılan sekiz telli bir çeşit çalğı aletidir" <Rus.

kobza, HWC., s. 180. bkz.STRY., s. 188

14. #~~~ kemüzıqin "Kırgızların bir çeşit çalğı aleti" < Rus. komuz < Kırg. qhomuz, HWC.,



s. 182
 
15. #!ff~~ kepeiziqin "Kazakların bir çeşit çalğı aleti" < Rus. kobız < Kaz. qhobez, HWC., s.



182
 
16. WJn~~ kübeiztqin "Başkurdistan ve Tataristan Cumhuriyetlerinde yaygın olan bir çeşit

ağız çalğı aleti" < Rus. kubiz, HWC., s. 191, bkz.. STRY., s. 188

17. tlfj5l~ qiangkeqin "Özbeklerin bir çeşit vurularak çalınan çalğı aleti" < Rus. çank, HWC., s.



286
 
18. ~W~5lm qiüytjiüked! "Türkmenlerin bir çeşit üfleyerek çalınan çalğı aleti" < Rus.

tyodyok, HWC., s. 289. bkz. TDS., s. 663

19. ~m$~ santu'erqin "Türkiye ve Kafkaslarda vurularak çalınan bir çeşit çalğı aleti" < Rus.

santur / santuri, HWC., s. 300. bkz. TS.2., s. 1257

20. if] Jn ~1Jıım sibeizijiadi "Kazak ve Kırgızların borulu çalğı aleti" < Rus. sıbızga, HWC., s.



321. bkz. KTS., s. 592
 
21. iı$~ ta'eqin "Kafkas ve Orta Asyada bir çeşit telli çalğı aleti" < Rus. lar, HWC., s. 334.



bkz. ATS., s. 1106
 
97
Alimcan İnayet

22. ~Fiwr wülusi "Eskide Moğolistan, Sıbırya ve Avrupa ile Rusyanın güney doğusundaki bazı

kabileIerin oluşturduğu bir devlet teşkilatı" < Rus. ulus [< Türkçe], HWC., s. 362. bkz. STRY, s. 346

23. ~*:iii1k. wüzöngdalawü "Azerbaycan halkının bir çeşit tek kişilik dansı" < Rus.

uzundara, HWC., s. 362. bkz. ATS., i 172

24. :ffE1f~ yaleiwii "Azerbaycan'ın bir çeşit halk dansı" < Rus. yallı, HWC., s. 379. bkz. ATS.,



s. 1215
 
7. İngilizceden Çineeye Geçen Kelimeler

HWC.'de İngilizce kaynaklı gösterilen kelimeler arasında Türkçe kökenli 9 kelime

bulunmaktadır. Bunlar şunlardır:

ı. ırırr* aha "Türkiye ve diğer İslam ülkelerinde önemli yetkililere verilen hürmet adı" < İng.

aga, agha < Tü. Agha "sahip, efendi", HWC., s. 4

2. n~1i bailanjie "İslamda dini bayram" < İng. Bairam < Tü. bairam, HWC., s. 34

3. E.I baxia "Eskide Türkiye ve Mısırda yüksek dereceli ordu ve memuri yetkililere verilen ad"

< İng. pasha, pacha < Tü. pôshô, bôshe ( bash "baş, önder"), HWC " s. 31

4. Jn fJt beyi "bey"< İng. bey < Tü. bey, HWC., s. 39

5. ;fJlm~~ biıziijiqin "Yunan kökenli bir çeşit uzun saplı çalğı aleti" < İng. bouzouki / bousouki

< Çağdaş Yunanca. mpouzouki, muhtemelen Türkçe'den gelrrıedir, HWC., s. 60

6.. Wit kiılii "kuruş, Türkiyenin para birimi" < İng. kurus < Tü., HWC., s. 192

7. ~JBf€t;flJ (~) reniqiali(bing) "yeni çeri "< İng. Janizary / janizary ,. Janissary / janissary <

Fr. janissaire < İt. giannizzero < Tü. yenicheri, asıl anlamı" yeni ordu" < yeni-cheri "ordu lt, HWC., s.



291
 
8. ~fJt tayi "1. eskide Cezayirdeki yerli yetkililere verilen ad; 2. Kuzey Afrika İslam

ülkelerindeki paşa "< İng. dey < Tü. dôi " dayı ", aslında büyüklere saygı ifadesiydi, HWC., s. 336

9. 1f;~ tüomü "tümen, on bin" < İng. toman < Far. ıüman < Tü. tüman "çok, on bin", HWC., s.



349
 
Netice itibariyle, Çineeye doğrudan ve dolaylı olarak pek çok Türkçe kelime geçmiştir. Bazıları

ise aslen yabancı kökenli olup önce Türkçeye girip yerleşmiş, daha sonra Çineeye geçmiştir. Ancak bu

rakamları son ve kesin rakam olarak kabul etmemek gerekir. Çünkü konuyla ilgili etimoloji çalışmaları

derinleştirilirse, bu rakamlar değişebilir. Biz bu rakamları Türkçeden Çineeye geçen kelimeler hakkında



bir fikir vermek için gösterdik.
 
KıSALTMALAR
 
Ar.
 
ATS.

bkz.
 
Çin.

Far.

G. Doerfer
 
Hun.

HWC.
 
İng.
 
: Arapça
 
: Seyfettin Altaylı, Azerbaycan Türkçesi Sözlüğü. I-I I, Milli Eğitim Bakanlığı Yayını, İstanbul,



1994
 
: bakınız



: Çince

: Farsça

: Gerhard Doerfer, Türkische und Mongolische Elemente im Neupersischen, Band LV. Franz

Steiner Verlag GMBH, Wiesbaden 1975,

: Hunca
 
: HANYU WAILAICI CIDIAN (Çince'deki Yabancı Kelimeler Sözlüğü), Shanghai Cishu Chuban

She(Shanghai Sözlük Neşriyatı), 1984

: İngilizce


98
Kaz.
 
Kırg.

Kıt.
 
KS.

KTS.

Man.
 
Moğ·
 
Özb.

Rus.

Siy.

STRY.

Tae.

Tb.

TDS.

TS.

Tü.

Uyg.

XHC.
 
Doğrudan ve Dolaylı Olarak Çineeye Geçen Türkçe Kelimeler Üzerine



: Kazakça
 
: Kırgızca

: Kıtanca

: Yudahin, Kırgız Sözlüğü, 1-2,

: Kazak Tılınıng Sözdigi, Ulttık Ğılım Akaderniyası, Alman, 1999



: Mançuca
 
: Moğolca



: Özbekçe

: Rusça

: Siyanpiçe
 
: E. N. Şipova, Slovar Tyorkizmov f Russkom Yazike, İzdatelstvo "Nauka" Kazalıskoi SSR, AlmaAta,



1976

: Tacikçe

: Tibetçe
 
: Türkmen Dilinin Sözlügi, Türkmenistan SSR Ilımlar Akademiyasınin Neşriyatı, Aşgabat - 1962

: Türkçe Sözlük, Türk Dil Kurumu Basımevi, Ankara, 1988



: Türkçe

: Uygurca
 
: XİANDAI HANYU CIDIAN(Çağdaş Çince'nin Sözlüğü), Shangwu Yinshu Guan, Pekin, 1986

Bazı'[şeretlerln ses değerleri:

q - ç (Uygurcada)



q - k (Özbekçede)
 
x - Ş (Çince ve Uygurcada)

x - h ( Diğer dillerde)



qh - k
 
dz-c
 
Y - ğ



99
 
 
 
 






 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder