Öne Çıkan Yayın

kelime videoları

https://www.youtube.com/channel/UC91Wrsi_25Ts3280rX8CLDw                                               ...

21 Temmuz 2014 Pazartesi

Dil öğrenme stratejilerinin geçerlilik envanteri

This study was designed to investigate the validity and reliability of the Turkish version of

Strategy Inventory of Language Learning (SILL), which was developed by Oxford (1990). The inventory

was applied to the subjects of 768 prep students who were enrolled English Prep Classes in seven

different universities such as Yildiz Technical University, Istanbul Technical University, Bogazici

University, Maltepe University, Bahcesehir University, Istanbul Bilgi University, and Sabanci University,

in Istanbul, Turkey. Pearson's correlations between Turkish and English versions of the survey ranging

from, except for the items 5., 12. and 29., .38 to .91 among the 6 subscales indicated acceptable

reliability. The correlations were significant at the .00 and .01 level. The results of factor analysis for

construct validity of the inventory addressed six dimensional constructs with 47 items. The total internal

reliability of scale was .92 reliability coefficients. Findings demonstrated that the subscales had internal

consistency reliabilities, item total correlation, ranged from .27 to .62. Test re-test reliability for external

reliability of subscales was between .67-.82. The results were discussed in terms of the validity and

reliability of the Turkish version.

Key Words: Language learning strategies, scale development, validity and reliability.

Dil öğrenme stratejilerini (DÖS) Cohen (2003) öğrenen tarafından bilinçli

şekilde seçilen “öğrenme süreçleri” olarak açıklamıştır. Oxford (1999) ise DÖS’ü

öğrencilerin yabancı dil öğrenmede becerilerini geliştirmek için kullandıkları belli

etkinlik, davranış ya da teknikler olarak tanımlanmıştır. Weinstein, Husman ve Dierking

(2000) ise DÖS’ü yeni bilginin ve becerilerin edinilmesi, anlaşılması ya da diğer

ortamlara transfer edilmesini kolaylaştıracak düşünce, davranış, inanç ya da duyguları

kapsayan stratejiler olarak tanımlamışlardır. Kısaca DÖS öğrenenlerin öğrenmeyi

kolaylaştırmak amacıyla kullandıkları yöntem davranış ve düşünceler olarak

tanımlanabilir. Bu stratejiler yeni öğrenilen yabancı dilin içselleştirilmesini,

saklanmasını, geri getirilmesini ya da kullanılmasını kolaylaştırmaktadır.

Riding ve Rayner (1998) DÖS’ü öğrenenin genel öğrenme süreçlerini yetersiz

ve faydasız bulduğunda, işe koştuğu kendine özel ve sadece ona uygun teknikler olarak

tanımlamışlardır. Bu teknikler öğreneni bireysel olarak amacına ulaştırıyorsa DÖS

olarak adlandırabilir.

Ehrman, Leaver ve Oxford (2003) DÖS’lerin tek tek değil bir kaçının aynı anda

beraber kullanılması gerektiğini, öğrenene özel ve onun tercihlerine uygun olması

DÖS’ü geçerli ve etkili kıldığını dile getirmişlerdir.

1990’lı yıllarda O’Malley ve Chamot (1990), Oxford (1990) ve Wenden (1991)

yazdıkları dil öğrenme stratejileri konusundaki makale ve kitaplarla DÖS’ün yabancı dil

öğretiminde (YDÖ) tanınmasını sağlamıştır. DÖS ile ilgili ilk araştırmalar 1970’lerde

başarılı dil öğrenenlerin özelliklerinin araştırılmasıyla başlamıştır (Naiman, 1978;

Rubin, 1975; Stern, 1975; Wong-Fillmore, 1979; Norton ve Toohey, 2001). Bu

araştırmalarda yüksek seviyede dil yeterliliği, becerisi ve motivasyonun yanında,

öğrencilerin bireysel öğrenme teknikleriyle diğer deyişle DÖS ile aktif ve yaratıcı

katılımlarının da başarılı olmalarında önemli rol oynadığı gözlenmiştir.

Bir çok araştırmacı DÖS’ü sınıflandırmışlardır (O’Malley, ve diğ., 1985;

Oxford, 1990; Stern, 1992; Wenden ve Rubin, 1987). Bu sınıflandırmalar

incelendiğinde hepsinin birbirine benzer özellikler taşıdığı ve aralarında büyük farklar

olmadığı görülmektedir. En çok bilinen DÖS sınıflaması Oxford’un (1990)

sınıflamasıdır. Oxford’un (1990) DÖS sınıflaması iki temel boyut altında 6 alt boyuttan
meydana gelmiştir. İki temel boyut doğrudan ve dolaylı öğrenme stratejileridir. Alt

boyutlar ise bellek stratejileri (bilginin uzun süreli belleğe gönderilmesini ve iletişim

amacıyla tekrar hatırlanmasını sağlamaktadır), bilişsel stratejiler (zihinsel model

oluşturma, gözden geçirme ve hedef dilde mesaj alıp üretme için kullanılırlar), telafi

stratejileri (dil kullanımında bilgi eksiği ortaya çıktığında bunu gidermek üzere

kullanılırlar), üst biliş stratejileri (öğrenenleri kendi öğrenmelerini planlamalarına,

düzenlemelerine, odaklanmalarına ve değerlendirmelerine imkan sağlayan

stratejilerdir), duyuşsal stratejiler (öğrenenlerin öğrenme ile ilgili duygularını,

motivasyonlarını ve tutumlarını kontrol etmelerine yardım eden stratejilerdir), sosyal

stratejiler (sözlü iletişimde etkileşimi sağlamaya yardım eden stratejilerdir) olarak

sıralanmıştır.

Alt boyutlar incelendiğinde stratejilerin doğrudan ya da dolaylı olsun

birbirleriyle etkileşim halinde olduğu görülmektedir. Örneğin öğrencinin arkadaşına

soru sorması ‘sosyal’ stratejileri kullandığını, fakat sorunun cevabını alıp o cevabı

anlamak için bilgilerini kullanması ve diyalogu devam ettirmek için yeni ve anlamlı bir

cümle kurması ise ‘bilişsel’ ve ‘bellek’ stratejilerini kullanmasını gerektirir. Bu örnek

stratejilerin birbirleriyle çok yakın bağlantı içinde olduğunu göstermesi açısından

önemlidir.

Bu çalışmada incelenecek olan Dil Öğrenme Stratejileri Envanteri (DÖSE)

Oxford (1990) tarafından geliştirilmiş bilinen ve yaygın şekilde kullanılan bir ankettir

(EK-1). Kuramsal temel olarak DÖSE Oxford’un dil öğrenme stratejileri sınıflamasına

dayanmaktadır. Elli maddelik DÖSE Oxford (1990) tarafından yabancı dil olarak

İngilizce öğrenenler için hazırlanmıştır. Envanter bir çok araştırmada (El-Dip, 2004;

Ehrman ve Oxford, 1990; Gan, Humpreys ve Hamp-Lyons, 2004; Ian ve Oxford, 2003;

Lafford, 2004; Oxford, Cho, Leung ve Kim, 2004; Wherton, 2000) kullanılmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Popular Posts