Öne Çıkan Yayın

kelime videoları

https://www.youtube.com/channel/UC91Wrsi_25Ts3280rX8CLDw                                               ...

13 Aralık 2013 Cuma

Eğitimde Yabancı Dil

Eğitimde Yabancı Dil


Birçok sahada ortaya çıkan yenilikleri izleyebilme ya da diğer toplumlara aktarabilme, böylece yaşadığı çağı kavrayabilme bugünün insanı için önemli bir ihtiyaçtır. Bu bilgi alışverişini sağlamada en önemli haberleşme aracı ise dildir.

Dilin birinci vazifesinin insanlar arasındaki haberleşmeyi sağlamak olduğu görüşünün benimsendiği günümüzde, yabancı dil öğretimi de dilin haberleşme içinde kullanımına ağırlık veren bir yaklaşımın prensipleri doğrultusunda sürdürülmelidir. Bu yolda temel düşünce, ferdin çeşitli durumlarda karşılaşabileceği haberleşme ihtiyaçlarını yabancı dil aracılığıyla nasıl giderebileceğini öğrenmesi, yabancı dilde sözlü ve yazılı haberleşme kurabilme kabiliyetlerini elde edebilmesidir. Dilin bir davranış tarzı olduğu görüşünden yola çıkılan bu yaklaşımda, yabancı dil aracılığıyla kişi aynı zamanda toplum içinde aksiyona geçme kabiliyetini de elde etmiş olacaktır.

Öğrenci, dili, sosyal münasebetlerde de, doğru kullanabilmeyi öğrenmelidir. Bu açıdan bakıldığında dil öğretiminde dilbilgisi çalışmaları artık ancak iletişime katkıda bulundukları ölçüde önemlidir.

KULLANIM AĞIRLIKLI YABANCI DİL ÖĞRENİMİ
Yabancı dil, ferdin günlük hayatında başarıya ulaşmasına yardımcı olan önemli bir araçtır. Çünkü yabancı dil bilmenin kişiye gerek hususî hayatında karşısına çıkacak imkânlardan faydalanmada gerekse işe girmede, mesleğinde ilerlemede payı büyüktür. Bu noktadan yabancı dil Öğrenmeye faydalı bir açıdan yaklaşılmakta, yabancı dil öğretiminin kullanım alanı ve fonksiyonu vurgulanmaktadır. Bu istikamette sürdürülen derslerde temel olan dilin hayat içinde kullanımıdır. Başka bir deyişle, önemli olan dil öğrenen kişinin öğrendiği dili hayatına aktarabilmesi, böylece bu dil aracılığıyla günlük hayatında yeni hareket imkânları kazanabilmesidir.

Öğrencinin ihtiyaçlarını belirleyen şey; onun içinde yaşadığı ortam ve bu ortamda yabancı dil aracılığı ile yapabileceği işlerdir. "İlk önce hangi sahalarda ne tür bir yabancı dile gerek duyulduğu belirlendikten sonra, bu dillerin kullanımında hangi kabiliyetlere ne seviyede öncelik verileceği kararlaştırılmalıdır.

YABANCI DİLİN EĞİTİCİ FONKSİYONUNUN ÖN PLÂNA ÇIKARILMASI
Yabancı dil öğrenmenin bir gayesi de bilgi verme, maharet kazandırma yanında kişiye ferdî ve içtimaî şahsiyetini geliştirme imkânı da sağlamak olmalıdır. Yabancı bir dil öğrenmek aynı zamanda yabancı bir dünyayı, yabancı bir kültürü de anlamak, tanımak demektir. Yabancı dilde öğrendiği her yeni kelime, anladığı her yeni cümle, çözebildiği her yeni metin öğrencinin şuurunda yabancı kültürle ilgili yeni düşünceler üretmesine, sorular sormasına yol açar. Öğrenci yabancı olanı merak eder, onu anlama, çözme faaliyetine girer. Böylece öğrencide yabancı olanı öğrenme isteği başlar.

Yabancı dili öğrenme, yabancı kültürü anlama olarak tarif edildiğinde, iki kültürün karşılaştığı ortamın, yani yabancı dil öğretiminin gerçekleştiği ortamın şartlarının da belirlenmesi gerekir. Bir başka deyişle, yabancı dil öğrenme, öğretimin gerçekleştiği ortamın şartları hesaba katılmadan ele alınamaz. Öğrenci yabancı gerçekle karşılaştığında onu kendi ön bilgileri, kendi tecrübeleri ile kavramaya, yorumlamaya çalışır, yabancı olanlarla kendine yakın olanlar arasında münasebet kurup karşılaştırmalar yapar, her iki kültürün benzer veya farklı yanlarını görür. "Bu durum niçin oralarda daha değişik?" gibi sorularla öğrenci yabancı kültürle bir çeşit diyaloga girer. Öğrencinin yeni olana çözümleyici ve tenkidci bîr bakışla yaklaşmasına, yeni olanla hesaplaşmasına imkân tanınmalıdır. Yabancı olanı anlamak, çözümlemek ise, öğrenciye bilgi ve düşünce zenginliği kazandırarak onun dünyaya bakış ufkunu genişletecektir.

Öte yandan yabancı kültüre eğilme, öğrencinin kendi kültürüne de daha başka bir açıdan bakmasına sebep olur. Çünkü derslerde kültür karşılaştırmalarını ihtiva eden çalışmalar yapılırken, her iki kültürün farklı ve benzer yanları sergilenip incelenirken, öğrenci yalnızca yabancı kültürle değil, aynı zamanda kendi kültürü ile de ilgili bazı sorularla, açıklayamadığı durumlarla karşılaşır, iki kültürü karşılaştırarak bu mes'elenin çözümünü bulma uğraşına girer. İşte yabancı dil öğretiminde bu noktada yapılacak uygun düzenlemeler, öğrencinin yabancı olandan yola çıkarak kendi kültürüne, kendi dünyasına da yeni sahip olduğu bir şuurla çok yönlü bakabilmesine, kendi kültürünün müsbet ve menfî yönlerini, kendine has yanlarını yeniden değerlendirmesine imkân sağlar.

Her iki kültürün yan yana getirildiği, yeni olanın bilineni zenginleştirdiği eğitim süreci içinde öğrenci, farklı kültürleri kendi başkalıkları içinde kavramayı, kabul etmeyi öğrenecektir. Kültürel başkalıklar öğrencinin hem yabancı kültür, hem de kendi kültürü ile alâkalı çok yönlü düşünceler üretmesine imkân sağlayacak, onu değişik görüşleri tenkid etmeye alıştıracaktır. Öte yandan, yabancı olanı kendi başkalığı içinde değerlendirmek, öğrenciyi yabancı olana karşı hoşgörülü olmaya götürecek, ona dünyaya, olaylara, insanlara, alışkanlıklarının dışına çıkarak, daha geniş bir açıdan, daha esnek ve ön şartsız bakmayı öğretecektir.

Yabancı dil dersinde, öğrenciden beklenen artık dilbilgisi kurallarını, belirli dil kalıplarını ya da yabancı kelimeleri ezberlemesi değildir. Mekanik tekrarlamalar yerine şuurlu öğrenme ön plana geçmelidir. Öğrenciden beklenen, dersi olduğu gibi kabul etmesi değil, konuyla ilgili düşünceler üretmesi, sorular sorması, tenkidler yapması, böylece dersin şekillenmesine katkıda bulunmasıdır. Öğrenci, öğrenmek isteği ve ilgisi, beklentileri tecrübeleri içinde bulunduğu şartlar ile öğretimin merkez noktasını oluşturmalıdır.

Öğrenci merkezli bu ders düzenlenmesi içinde öğretmen ise daha çok yol göstericidir, dersi yönlendiren kişidir. Öğretmenin vazifesi, yalnızca öğrenciye dil bilgisini, yabancı kültürle ilgili bilgileri vermek değildir. Bunların ötesinde öğretmen öğrenim süreci içinde öğrencide saklı olan kabiliyetleri ortaya çıkarabilmeli, öğrencinin bir ferd olarak kendisini göstermesine yardımcı olabilmeli, öğrenciye önemli olanın ezberlemek değil de düşünmek, tartışmak, tenkid etmek, değişik görüşlere saygı beslemek olduğunu öğretebilmelidir.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Popular Posts